Translation of "Ormanda" in German

0.009 sec.

Examples of using "Ormanda" in a sentence and their german translations:

Ormanda kaybolduk.

- Wir haben uns im Wald verlaufen.
- Wir haben uns im Wald verirrt.

Ormanda kayboldum.

Ich habe mich im Wald verlaufen.

Ormanda kayboldu.

Er hat sich im Wald verirrt.

- Ormanda yürüyüşe çıktık.
- Ormanda yürüyüşe gittik.

Wir sind im Wald spazieren gegangen.

- Kuşlar ormanda şarkı söylüyorlardı.
- Kuşlar ormanda ötüyorlardı.
- Kuşlar ötüyorlardı ormanda.

Die Vögel sangen im Wald.

- Cüceler bu ormanda yaşıyor.
- Cinler bu ormanda yaşıyor.
- Bu ormanda yer cüceleri yaşıyor.
- Bu ormanda Beberuhiler yaşıyor.

In diesem Wald leben Zwerge.

Kuşlar ormanda şakıyorlardı.

Die Vögel sangen in den Wäldern.

Prens ormanda kayboldu.

- Der Prinz war aufgeschmissen im Wald.
- Der Prinz hat sich im Wald verirrt.
- Der Prinz verirrte sich im Wald.

Ormanda niçin kayboldun?

Warum hast du dich im Wald verlaufen?

O, ormanda yürüdü.

Er ging durch den Wald.

Ormanda yürürken kayboldu.

Er hat sich beim Spazieren im Wald verlaufen.

O, ormanda dolaşıyordu.

Sie wanderte im Wald umher.

Oğlan ormanda kayboldu.

Der Junge verirrte sich im Wald.

Mary ormanda yalnız.

Maria ist allein im Wald.

Ormanda piknik yaptık.

Wir haben ein Picknick im Wald gemacht.

Kurtlar ormanda dolaşıyorlar.

Die Wölfe streifen durch den Wald.

Ben ormanda kayboldum.

Ich verlief mich im Wald.

Ormanda yürüyüşe gittik.

Wir sind im Wald spazieren gegangen.

Biz ormanda kaybolduk.

- Wir haben uns im Wald verlaufen.
- Wir verirrten uns im Wald.
- Wir haben uns im Wald verirrt.

Elfler ormanda yaşarlar.

Die Elfen leben im Wald.

Tom ormanda kayboldu.

Tom verschwand in den Wald.

- Vahşi hayvanlar ormanda yaşarlar.
- Yabani hayvanlar ormanda yaşar.

Im Wald leben wilde Tiere.

Ormanda kurtlar varsa silahlanın!

Gibt es Wölfe im Wald... ...bewaffne dich!

Küçük çocuk ormanda kayboldu.

Der kleine Junge ging im Wald verloren.

Ormanda bir tavşan gördüm.

Ich habe im Wald ein Kaninchen gesehen.

Adam ormanda yolunu kaybetti.

- Der Mann verirrte sich im Wald.
- Der Mann hat sich im Wald verlaufen.

Çocuk ormanda yolunu kaybetti.

Der Junge verirrte sich im Wald.

Ormanda yaşarken sıtmaya yakalanmış.

Er bekam Malaria, als er im Dschungel lebte.

Biz ormanda yolumuzu kaybettik.

- Wir haben uns im Wald verlaufen.
- Wir verirrten uns im Wald.

Tek başıma ormanda yürüdüm.

Ich wanderte allein in den Wald.

Yabani tavşanlar ormanda görülebilirler.

Im Wald kann man wilde Kaninchen sehen.

O ormanda yapayalnız yaşıyor.

Er lebt ganz allein im Wald.

Ormanda yalnız başına yaşadı.

Er wohnte allein im Wald.

Ormanda biraz yolumu kaybettim.

Ich habe mich ein bisschen im Wald verirrt.

Bütün gün ormanda saklandım.

Ich habe mich den ganzen Tag im Wald versteckt.

Her gün ormanda yürürüm.

Ich gehe jeden Tag im Wald spazieren.

Yabanî hayvanlar ormanda yașar.

Wildtiere leben in Wäldern.

Ormanda pek geyik görmedik.

Wir haben im Wald nicht viele Hirsche gesehen.

Vahşi hayvanlar ormanda yaşarlar.

- Wilde Tiere leben im Dschungel.
- Im Dschungel leben wilde Tiere.

Ben ormanda yolumu kaybettim.

- Ich habe mich im Wald verirrt.
- Ich habe mich im Wald verlaufen.
- Ich verlief mich im Wald.

Ormanda hangi kuşlar ötüyor?

Welche Vögel singen im Walde?

Mary ormanda çilekler topluyor.

Maria pflückt im Wald Beeren.

Mary ormanda çiçek topluyor.

Maria sammelt im Wald Blumen.

Ormanda tek başına yaşıyor.

Er lebt alleine im Wald.

Tom ormanda atına bindi.

Tom ritt auf seinem Pferd durch den Wald.

Bu ormanda hayalet varmış.

Man glaubt, dass es in diesem Wald Geister gibt.

Dün ormanda bisiklete biniyorduk.

Gestern sind wir durch den Wald geradelt.

Tom ormanda yolunu kaybetti.

- Tom verirrte sich im Wald.
- Tom hat sich im Wald verirrt.

Tom ormanda yürüyüşü seviyor.

Tom mag es, im Wald zu wandern.

Bu ormanda akçaağaçlar var.

In diesem Wald gibt es Ahornbäume.

- Ormanda bir hayalet gördüm sanırım.
- Ormanda bir hayalet gördüğümü sanıyorum.

Ich glaube, ich habe im Wald einen Geist gesehen.

Ormanda hayatta kalmak kolay değil.

Es ist nicht einfach, im Dschungel zu überleben.

Ormanda yaşayan bir fil ailesi.

Eine Familie von Waldelefanten.

Ormanda balta ile yolumuzu açtık.

Wir bahnten uns einen Weg durch den Dschungel.

Yaşlı adam ormanda kayboldu mu?

Hat sich der alte Mann im Wald verirrt?

O, ormanda tek başına yaşar.

Er lebt allein im Wald.

Onlar çocuklarını ormanda terk etti.

Sie haben ihre Kinder im Wald ausgesetzt.

Ormanda birçok böcek tarafından ısırıldım.

Ich bin im Wald von etlichen Insekten gestochen worden.

O, ormanda iki yabancıyla karşılaştı.

Im Wald traf sie zwei Fremde.

Bu ormanda hiç kuş yok.

In diesem Wald gibt es keine Vögel.

Tom ormanda tek başına yaşıyordu.

Tom lebte allein im Wald.

Tom ormanda tek başına yaşıyor.

Tom lebt allein im Wald.

Ormanda bir köpeğin havladığını duydum.

Ich höre einen Hund im Wald bellen.

Bir ormanda olduğumu hayal ettim.

Ich träumte, ich sei in einem Wald.

Yaşlı kadın ormanda odun topluyordu.

Die alte Frau sammelte Feuerholz im Wald.

Ormanda çok farklı bitkiler var.

Im Wald gibt es viele verschiedene Pflanzen.

Tom ormanda bize rehberlik etti.

Tom führte uns durch den Wald.

Bu ormanda çok yılan var.

In diesem Wald gibt es viele Schlangen.

Bazı yabani tavşanları ormanda görebilirsiniz.

- Im Wald kann man wilde Kaninchen sehen.
- Man kann einige wilde Kaninchen im Wald zu sehen bekommen.

Ben ormanda bir geyik gördüm.

Ich habe im Wald einen Elch gesehen.

Ormanda korkunç bir cin yaşar.

Ein schrecklicher Dämon lebt in dem Wald.

Tom ormanda yürüyüş yapmayı sever.

Tom geht gern im Wald spazieren.

Ormanda olan garip şeyler var.

Im Wald gehen seltsame Dinge vor sich.

Ormanda garip bir ışık gördüm.

Ich habe im Wald ein seltsames Licht erblickt.

Garip bir yaratık ormanda dolaşıyor.

Ein seltsames Tier streunt im Wald umher.

Bu ormanda hiç porsuk yok.

In diesem Wald gibt es keine Dachse.

Bu ormanda birçok hayvan görebilirsiniz.

Man kann in diesem Wald viele Tiere sehen.

Bu ormanda birçok ağaç var.

- In diesem Wald gibt es viele Bäume.
- Es gibt viele Bäume in diesem Wald.

Ve bu, ormanda büyük bir kayıp.

In diesem Dschungel... ...ist das ein schwerer Verlust.

Ormanda pala olmadan ilerlemek eğlenceli değil.

Ohne Machete durch den Dschungel zu laufen, ist kein Spaß.

Mary ay ışığında ormanda dans etti.

Maria tanzte im Mondenschein im Wald.

Bir gün, ormanda bir kurtla karşılaştı.

- Eines Tages traf sie einen Wolf im Wald.
- Einmal traf sie im Wald einen Wolf.

Ormanda beni bir sürü böcek ısırdı.

- Ich habe im Wald etliche Insektenstiche davongetragen.
- Ich bin im Wald von etlichen Insekten gestochen worden.

O, ormanda uzun yürüyüşlerden zevk alır.

Er hat ein Vergnügen an langen Spaziergängen in den Wäldern.

İlk defa arabamı ormanda park ettim.

Das ist das erste Mal, dass ich mein Auto im Wald parke.

Yağmurdan sonra ormanda birçok mantar yetişir.

Nach dem Regen wachsen viele Pilze im Wald.

Tom geceyi ormanda tek başına geçirdi.

Tom verbrachte die Nacht allein im Wald.

Bu sessiz sakin ormanda avlanmak yasaktır.

In diesen ruhigen Wäldern ist das Jagen verboten.

Bu ormanda bir sürü kuş var.

In diesem Wald gibt es viele Vögel.

Bu ormanda çok sayıda hayvan görebilirsin.

In diesem Wald kann man viele Tiere sehen.