Translation of "Sörf" in German

Sörf eğlenceliydi.

Das Wellenreiten hat Spaß gemacht.

Sörf sever misiniz?

- Surfst du gerne?
- Surfen Sie gerne?
- Surft ihr gerne?

Hangisinde daha iyisin, yarım sörf tahtasıyla sörf yapmada mı yoksa sörf yapmada mı?

Was kannst du besser, Boogie-boarding oder Surfen?

Onlar sörf yapmaya gittiler.

- Sie gingen wellenreiten.
- Sie gingen surfen.

O sörf yapmaya gitti.

- Er ging wellenreiten.
- Er ging surfen.

Nerede bir sörf alabilirim?

- Wo kann ich ein Surfboard kaufen?
- Wo kann ich ein Surfbrett kaufen?

Tom sörf yapmaya gitti.

Tom ging surfen.

Sörf yapmaya gidebilir miyim?

Kann ich surfen gehen?

İnternette sörf etmeyi severim.

Ich surfe gerne im Internet.

Tom sörf yapmayı sever.

Tom surft gerne.

Tom'dan sörf yapmayı öğrendim.

Ich lernte von Tom, wie man surft.

Tom bana sörf yapmayı öğretti.

Tom hat mir das Wellenreiten beigebracht.

Çocuklarıma sörf yapmayı öğretmeye başladım.

Ich habe angefangen, meinen Kindern das Wellenreiten beizubringen.

Ben onlarla sörf yapmaya gittim.

- Ich bin mit Wellen reiten gegangen.
- Ich ging mit ihnen surfen.

Tom zamanının çoğunu sörf yaparak geçirir.

Tom surft meist.

- Hiç Tom'la sörf yaptın mı?
- Tom'la hiç sörf yaptın mı?
- Hiç Tom'la sörfe gittin mi?

Warst du schon einmal mit Tom surfen?

Tom bana yeni bir sörf tahtası aldı.

Tom hat mir ein neues Surfbrett gekauft.

O yaz boyunca her gün sörf yapar.

Während des Sommers surft er jeden Tag.

Tom sörf yapmaya gittiğinde genellikle bir dalış elbisesi giyer.

Tom trägt beim Wellenreiten gewöhnlich einen Neoprenanzug.

1998'den beri herhangi biri internette sörf yapma girişiminde bulundu mu?

Hat seit 1998 mal irgendjemand versucht im Internet zu "surfen"?

Christopher Columbus Pirate Bay'ın sularından zevk aldı ve oraya sık sık sörf yapmaya giderdi.

Christoph Kolumbus genoss die Strömungen der Piratenbucht und ging oft dort surfen.