Translation of "Yaşlıydı" in English

0.006 sec.

Examples of using "Yaşlıydı" in a sentence and their english translations:

Tom yaşlıydı.

Tom was old.

Orgçu yaşlıydı.

The organist was elderly.

O çok yaşlıydı.

He was very old.

Tom çok yaşlıydı.

Tom was too old.

Yürüyemeyecek kadar yaşlıydı.

He was too old to walk.

O yüzemeyecek kadar çok yaşlıydı.

He was too old to swim.

Leyla içki içecek kadar yaşlıydı.

Layla was old enough to drink.

Sami bizden çok daha yaşlıydı.

Sami was a lot older than us.

O, karşı koyamayacak kadar çok yaşlıydı.

He was too old to resist.

O, artık çalışamayacak kadar çok yaşlıydı.

He was too old to work any more.

Bay Kato çalışmak için artık çok yaşlıydı.

Mr Kato was too old to work any longer.

Onun karısı yaşlıydı ama o onu seviyordu.

His wife was old but he loved her.

Tom diğer çocuklardan bir grup ile vakit geçiriyordu, onların çoğu ondan biraz daha yaşlıydı.

Tom was hanging out with a bunch of other boys, most of them a bit older than him.

Tom öylesine yaşlıydı ki köydeki en yaşlı bile önceleri onu yaşlı bir adam olarak biliyordu.

Tom is so old that even the oldest in the village first knew him as an old man.

Tom o kadar yaşlıydı ki, köydeki en yaşlılar bile onu yalnızca yaşlı bir adam olarak tanıyordu.

Tom was so old that even those oldest in the village knew him only as an old man.