Translation of "Valizimi" in English

Valizimi kaybettim.

I have mislaid my baggage.

Valizimi bulamıyorum.

I can't find my suitcase.

Valizimi odama taşıttım.

I had my suitcase carried up to my room.

Hamala valizimi taşıttım.

I had the porter carry my suitcase.

Valizimi hazırlamaya başlamalıyım.

I must start packing.

Valizimi boşaltmak zorundayım.

I have to unpack my suitcase.

Ona valizimi yukarı taşıtacağım.

I'll get him to carry my suitcase upstairs.

Valizimi odamda aşağı getir.

Bring the suitcase down from my room.

Ona valizimi odaya taşıttım.

I had him take my suitcase to the room.

- Valizimi bekliyorum.
- Bavulumu bekliyorum.

I'm waiting for my suitcase.

Valizimi toplamama yardım eder misin?

- Will you help me pack up my suitcase?
- Will you help me pack my suitcase?

Şimdi vardım. Valizimi bile henüz boşaltmadım.

- I've just arrived. I haven't even emptied my suitcases yet.
- I've just arrived. I haven't even unpacked my suitcases yet.

Lütfen bana valizimi nereye koyacağımı göster.

Please tell me where to put my suitcase.

Tom valizimi taşımak için yeterince nazikti.

Tom was kind enough to carry my suitcase for me.

Sanırım valizimi toplamaya başlasam iyi olur.

I guess I'd better start packing.

Tom benim için valizimi taşıyacak kadar kibardı.

Tom was nice enough to carry my suitcase for me.

Kyoko benim için valizimi taşıyacak kadar yeterince kibardı.

- Kyoko had the kindness to carry my baggage for me.
- Kyoko was kind enough to carry my baggage for me.