Translation of "Sorguluyor" in English

- Polis, tanıkları sorguluyor.
- Polis olay yerinde bulunanları sorguluyor.
- Polis tanıkları sorguluyor.

The police are questioning witnesses.

Beni sorguluyor musunuz?

Are you interrogating me?

Planımı sorguluyor musun?

Are you questioning my plan?

Nedenlerimi sorguluyor musun?

Are you questioning my motives?

Polis onları sorguluyor.

The police are questioning them.

Polis onu sorguluyor.

The police are questioning him.

Polis hâlâ Tom'u sorguluyor.

The police are still questioning Tom.

Polis şimdi Tom'u sorguluyor.

The police are interrogating Tom now.

Neden onlar Tom'u sorguluyor?

Why are they questioning Tom?

Polis neden Tom'u sorguluyor?

Why are the police questioning Tom?

Benim yöntemlerimi sorguluyor musun?

Are you questioning my methods?

Benim sadakatimi sorguluyor musun?

Are you questioning my loyalty?

Benim kararımı sorguluyor musun?

Are you questioning my judgment?

- Karakterimi mi sorguluyorsun?
- Karakterimi sorguluyor musun?

Are you questioning my character?

Aktivist gruplar çevre ve gıda güvenliği için ürünün güvenliğini sorguluyor.

Activist groups for the environment and food safety question the product's safety.