Translation of "Paraya" in English

0.008 sec.

Examples of using "Paraya" in a sentence and their english translations:

- Ben paraya sıkışmadım.
- Paraya sıkışık değilim.

I'm not pressed for money.

- Paraya ihtiyacım vardı.
- Paraya ihtiyacı vardı.

- I needed the money.
- He needed the money.
- I needed money.
- I needed cash.

- Paraya ihtiyacın yok.
- Paraya ihtiyacınız yok.

You don't need the money.

- Paraya ihtiyacımız var.
- Bizim paraya ihtiyacımız var.

We need money.

Tüm paraya sahibiz,

towards making us the society we pretend to be,

Paraya sarılıp uyuyabilirsin

You can hug and sleep money

Paraya ihtiyacım var.

- I'm in need of money.
- I need money.

Paraya ihtiyacı var.

- He is in need of money.
- He needs money.
- He needs the money.

Paraya ihtiyacımız var.

We need money.

Paraya ihtiyacım vardı.

I needed the money.

Paraya ihtiyacı vardı.

He needed the money.

Paraya ihtiyacım yok.

I don't need money.

Paraya ihtiyacım yoktu.

- I didn't need money.
- I didn't need the money.

Paraya ihtiyacınız yok.

She doesn't need money.

Bu, paraya değmez.

- It's not worth the money.
- It isn't worth the money.

Paraya ihtiyacın var.

You need money.

Biraz paraya sıkıştım.

I'm a bit pushed for money.

Paraya ne oldu?

What's happened to the money?

Komünistler paraya tapmazlar.

Communists don't worship money.

Bu paraya değer.

It's worth the money.

Paraya ihtiyacı yokmuş.

He said he didn't need money.

- Paraya ihtiyacın var mı?
- Paraya ihtiyacınız var mı?

Do you need money?

- Daha fazla paraya ihtiyacımız yok.
- Artık paraya ihtiyacımız yok.

We don't need any more money.

Şirketin paraya ihtiyacı vardı.

The company was in want of money.

Biraz paraya ihtiyacım var.

We need some money.

Onun paraya ihtiyacı var.

He needs money.

Bu ay paraya sıkışığım.

Money's tight for me this month.

Onun paraya ihtiyacı vardı.

She needed the money.

Onların paraya ihtiyacı var.

They need the money.

Paraya ihtiyacın olduğunu düşündüm.

- I thought you needed money.
- I thought that you needed money.

Bu paraya ihtiyacım var.

I need this money.

Onların paraya ihtiyacı vardı.

They needed money.

Onların paraya ihtiyaçları yoktu.

They needed no money.

Onun paraya ihtiyacı yok.

She doesn't need money.

Neden paraya ihtiyacın var?

Why do you need money?

Hâlâ paraya ihtiyacımız var.

We still need money.

Tom'un paraya ihtiyacı var.

Tom needs the money.

Biraz paraya ihtiyacın olacak.

You'll need some money.

Bizim paraya ihtiyacımız var.

We need the money.

Bizim paraya ihtiyacımız yok.

We don't need money.

Biraz paraya ihtiyaçları olabilir.

They may need some money.

Şimdi paraya ihtiyacınız yok.

You don't need money now.

Her şey paraya bakıyor.

It's all about money.

Gerçekten paraya ihtiyacım var.

I really need the money.

Şimdi paraya ihtiyacı yok.

- Now he doesn't need money.
- He doesn't need money now.

Biraz paraya ihtiyacım olacak.

I'm going to need some money.

Bütün bu paraya bak.

Look at all that money.

Umutsuzca paraya ihtiyacı vardı.

She needed money desperately.

Çok paraya ihtiyacım yok.

I don't need a lot of money.

Paraya tapan kişi sensin.

You're the one who worshipped money.

Rehinin paraya çevrilmesi nadirdir.

Foreclosures are rare.

Her şey paraya bağlı.

Everything depends on money.

Önce paraya ihtiyacımız var.

We need money first.

Bizim paraya ihtiyacımız vardı.

We needed money.

Tom'un paraya ihtiyacı yok.

Tom doesn't need money.

O paraya ihtiyacımız var.

We need that money.

Paraya ihtiyacın var mı?

Do you need any money?

Onların paraya ihtiyacı yok.

They don't need money.

Paraya aşırı ihtiyacım var.

I'm in dire need of money.

Tom'un paraya ihtiyacı yoktu.

Tom didn't need the money.

Tom'un paraya ihtiyacı vardı.

Tom needed the money.

Mary'nin paraya ihtiyacı vardı.

Mary needed money.

Senin paraya ihtiyacın olacak.

You'll need money.

Paraya ihtiyacınız var mı?

Do you need money?

Paraya acil ihtiyaç vardır.

There is an urgent need for money.

Paraya ihtiyacım olmadığını hissettim.

I felt I didn't need the money.

Benim paraya ihtiyacım yok.

I don't need the money.

Paraya ne olduğunu sanıyorsun?

What do you think happened to the money?

O, istedikleri paraya değmez.

That's not worth the price they're asking.

Çok paraya mal olacak.

It will cost a lot of money.

Herkesin paraya ihtiyacı vardır.

Everyone needs money.

Leyla'nın paraya ilgisi vardı.

Layla had interest in money.