Translation of "Koklamak" in English

0.012 sec.

Examples of using "Koklamak" in a sentence and their english translations:

Tom çiçeği koklamak için eğildi.

Tom leaned down to smell the flower.

Taze yapılmış kahveyi koklamak çok harika!

It's so wonderful to smell freshly made coffee!

Tanzanya'da yiyecek koklamak, kibar olmayan hatta çok görgüsüzce bir davranıştır.

It is impolite, or even gross, to smell food in Tanzania.