Translation of "Kedisini" in English

Tom kedisini arıyor.

Tom is looking for his cat.

Onun kedisini seviyorum.

I like her cat.

Tom kedisini öptü.

Tom kissed his cat.

Kedisini evde bırakmak zorundaydı.

He had to leave his cat at home.

Onların kedisini nerede buldun?

Where did you find their cat?

Tom kedisini Mary'ye verdi.

Tom gave his cat to Mary.

Tom komşumun kedisini öldürdü.

Tom killed my neighbor's cat.

Tom komşusunun kedisini boğmuş.

Tom drowned his neighbor's cat.

Tom kedisini nerede bulmuş?

Where did Tom find his cat?

Evin arkasında bırakılan kedisini düşündü.

She thought of her cat left behind at home.

Tom'un komşunun kedisini öldürdüğünü gördüm.

I saw Tom kill the neighbor's cat.

Bütün gün kayıp kedisini aradı.

He hunted for his missing cat all day.

Tom Mary'nin kedisini öldüren kişidir.

- Tom is the one that killed Mary's cat.
- Tom is the one that killed Mary the cat.

Tom'un köpeği Mary'nin kedisini öldürdü.

Tom's dog killed Mary's cat.

Sami bir sokak kedisini besliyor.

Sami feeds an outdoor cat.

Tom'un köpeği Mary'in kedisini korkuttu.

Tom's dog scared Mary's cat.

Onun kedisini boş bir odada buldum.

I found her cat in an empty room.

Tom onlar uzaktayken komşunun kedisini besledi.

Tom fed the neighbor's cat while they were away.

Tom kısırlaştırılması için kedisini veterinere götürdü.

Tom took his cat to the vet to have her spayed.

Tom dışarıda beklerken veteriner, Mary'nin kedisini dört saat boyunca ameliyat etti.

While Tom waited outside, the vet performed a four hour surgery on Mary's cat.

- Tom çoğu zaman kedisine köpek maması verir.
- Tom kedisini sık sık köpek mamasıyla besler.

Tom often feeds his cat dog food.