Translation of "Kürk" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kürk" in a sentence and their english translations:

Kürk ceket giymemelisin.

You should not wear a fur coat.

Kürk mantolar satışa sunulmuştur.

Fur coats are on sale.

Sadece hayvanlar kürk giymeli.

Only animals should wear fur.

Tom bir kürk tüccarıdır.

Tom is a fur trader.

Yeni kürk mantolar vitrinde sergilendi.

The new fur coats were displayed in the window.

O bir kürk ceket giymişti.

She was wearing a fur coat.

Mary bir kürk ceket giyiyordu.

Mary was wearing a fur coat.

Sami kürk paltoyu satın alacaktı.

Sami was going to buy the fur coat.

Tom Mary'ye kürk manto verdi.

- Tom gave Mary a fur coat.
- Tom gave a fur coat to Mary.

O kürk ceketini elden çıkarmak zorundaydı.

She had to part with her fur coat.

Tom Mary'ye bir kürk manto aldı.

- Tom bought Mary a fur coat.
- Tom bought a fur coat for Mary.

Tom Mary'ye bir kürk ceket almak istedi.

Tom wanted to buy Mary a fur coat.

Sibirya kurtlarının kalın bir kürk mantosu vardır.

Siberian Huskies have a thick fur coat.

O kürk ceket onun daha büyük görünmesini sağlar.

That fur coat makes her look bigger.

Tom, Mary'ye bir kürk satın almaya karar verdi.

Tom decided to buy Mary a fur coat.

Tom, Mary için bir kürk palto almak istedi.

- Tom wanted to buy a fur coat for Mary.
- Tom wanted to buy Mary a fur coat.

Hırsızlar bizim daireye zorla girdi ve eşimin kürk ceketini çaldı.

Burglars broke into our apartment and stole my wife's fur coat.

O, aşağıda kürk ceketini çıkardı, yukarı gitti ve kapıyı hafifçe çaldı.

He removed his fur jacket downstairs, went up, and knocked lightly on the door.