Translation of "Ceket" in English

Kürk ceket giymemelisin.

You should not wear a fur coat.

Bir ceket istedim.

I wanted a jacket.

Bir ceket giy.

- Put on a jacket.
- Put on your jacket.

Bir ceket giymeliydim.

- I should've worn a coat.
- I should have worn a coat.

Bu Ceket Avrupa'dan.

This jacket is from Europe.

Hangi ceket senin?

Which jacket is yours?

Tom ceket giymiyordu.

Tom wasn't wearing a jacket.

Hiç ceket giymem.

I never wear a jacket.

- Tom'un üzerinde deri ceket var.
- Tom deri ceket giymiş.

Tom is wearing a leather jacket.

O, benim ceket cebimde.

It's in my jacket pocket.

Deri ceket dirsekten aşınmış.

The leather jacket has worn out at the elbow.

O bir ceket giyiyor.

He's putting on a coat.

Bir ceket giymek isteyebilirsin.

You might want to wear a jacket.

Tom bir ceket giyiyor.

Tom is wearing a jacket.

Bu ceket daha büyüktür.

This coat is bigger.

Bu ceket çok küçük.

This coat is too small.

O bir ceket aldı.

She bought a coat.

Bu ceket ona uyar.

This coat suits him.

Tom bir ceket giydi.

Tom put on a coat.

Ceket hangi malzemeden yapılmış?

From what material is the jacket made?

Ceket hangi malzemeden yapılır?

- What is the jacket made of?
- What's the jacket made of?

Sana bir ceket gerekiyordu.

You needed a coat.

Bir ceket bile getirmedim.

I didn't even bring a jacket.

Tom bir ceket giymiyor.

Tom isn't wearing a jacket.

Bu ceket çok dar.

This coat is too tight.

Tom bir ceket denedi.

Tom tried a coat on.

Neden bir ceket giyiyordun?

Why were you wearing a jacket?

Bu ceket biraz büyük.

This jacket is a little too big.

Bu ceket sıcak tutuyoır.

This coat is warm.

Bu ceket sana uyar.

This coat fits you.

Bu ceket kürkle astarlanmıştır.

The coat is lined with fur.

O güzel bir ceket.

That's a nice coat.

Bu güzel bir ceket.

That's a nice jacket.

Yakasız bir ceket aldım.

I bought a jacket without a collar.

Ben kırmızı ceket sevmiyorum.

I don't like the red jacket.

Yeni bir ceket istiyorum.

I want a new coat.

Tom bir ceket deniyor.

Tom is trying on a coat.

Yeni bir ceket giyiyorum.

I'm wearing a new coat.

Tom kışlık ceket giymiyordu.

Tom wasn't wearing a warm coat.

Bu ceket ne kadar?

How much is that coat?

Neden bir ceket giyiyorsun?

Why are you wearing a coat?

Bu ceket senin mi?

Is this coat yours?

Ceket giysen iyi olur.

You'd better wear a jacket.

Bu ceket tam oturdu.

This jacket fits well.

Akşam için ceket alın.

Bring a jacket for the nights.

- Tom deri bir ceket aldı.
- Tom bir deri ceket aldı.

Tom bought a leather jacket.

- Bu ceket benim için çok dar.
- Bu ceket bana çok dar.

This jacket is too tight for me.

Ne harika bir ceket giyiyorsun!

What a gorgeous coat you're wearing!

O gevşek bir ceket giyiyor.

She's wearing a loose coat.

Dün yeni bir ceket aldım.

I got a new jacket yesterday.

O mavi bir ceket giymişti.

- He has a blue coat on.
- He had a blue jacket on.

O, mavi bir ceket giyiyordu.

She was wearing a blue coat.

O yeni bir ceket giyiyor.

He's wearing a new coat.

O, vizon bir ceket giyiyordu.

She was wearing a mink coat.

O bir kürk ceket giymişti.

She was wearing a fur coat.

Bana yeni bir ceket verildi.

I was given a new jacket.

O yeni bir ceket mi?

Is that a new jacket?

Tom yeni bir ceket giyiyor.

- Tom's wearing a new coat.
- Tom is wearing a new coat.

Tom bir ceket satın aldı.

Tom bought a coat.

Tom ceket cebinden anahtarı çıkardı.

Tom took the key out of his coat pocket.

Bu ceket oldukça iyi uyuyor.

This jacket fits pretty well.

Bu ceket sana mükemmel uyar.

This coat fits you perfectly.

O mor bir ceket istiyor.

She wants a purple coat.

Anahtarı Tom'un ceket cebinde buldum.

I found the key in Tom's jacket pocket.

Sanırım bu ceket size uymalı.

I think this coat should fit you.

Bugün bir ceket giymen gerekmez.

You won't need a coat today.

Tom bir kapüşonlu ceket giydi.

Tom wore a hoody.

Tom siyah bir ceket giydi.

Tom put on a black coat.

Kışın yeleğimin üstüne ceket giyerim.

In the winter I wear a coat on top of my vest.

Ceket için dışarısı oldukça sıcak.

It's pretty warm out for a jacket.

Bu ceket bana iyi uyuyor.

This coat fits me well.

Bir ceket giy - dışarısı soğuk!

Wear a coat - it's cold out!

Tom beyaz bir ceket giydi.

Tom wore a white jacket.

Tom bir spor ceket giyiyor.

Tom is wearing a sports coat.

Bu ceket üzerimde bol görünüyor.

This coat looks loose on me.

Bu ceket artık bana uymuyor.

This coat does not fit me any more.

Bu ceket hangi maddeden yapılıyor.

What stuff is this jacket made of?

Bu ceket bana uygun mudur?

Is this jacket right for me?

Bu ceket bana çok kısadır.

This coat is too short on me.

Bu ceket size iyi uyabilir.

This coat may well fit you.

Bu Tom'un giydiğini gördüğüm ceket.

That's the jacket I saw Tom wearing.

O, sıcak bir ceket giymiyordu.

He was not wearing a warm coat.

Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum.

I want a jacket shaped like yours.

Tom ceket kapüşonunu kafasına çekti.

Tom pulled his jacket hood over his head.

İşte, ceket ve eşarbımı al.

Here, take my coat and scarf.

Tom bir kamuflaj ceket giydi.

Tom wore a camouflage jacket.

Tom yeni bir ceket istiyor.

Tom wants a new coat.

Tom gevşek bir ceket giydi.

Tom wore a loose jacket.

Tom uzun bol ceket giydi.

Tom wore a long, loose-fitting coat.