Translation of "Izliyordum" in English

İzliyordum.

I was watching.

Seni izliyordum,

I been watching you

Onu izliyordum.

- I was watching him.
- I was watching her.

Tom'u izliyordum.

I was watching Tom.

Seni izliyordum.

I was watching you.

Onları izliyordum.

I was watching them.

Bir önseziyi izliyordum.

I was following a hunch.

Bir belgesel izliyordum.

I was watching a documentary.

- Tom geldiği zaman tv izliyordum.
- Tom geldiğinde televizyon izliyordum.

I was watching TV when Tom came.

Ilaçlarıyla olan uyumunu izliyordum

her compliance with her medication,

Yumi geldiğinde televizyon izliyordum.

I was watching TV when Yumi came.

Ben sadece bunu izliyordum.

I was just watching this.

O zaman TV izliyordum.

I was watching television at the time.

Eve geldiğinde, televizyon izliyordum.

When he came home, I was watching TV.

Telefon çaldığında, ben televizyon izliyordum.

I was watching TV when the telephone rang.

O aradığında ben TV izliyordum.

I was watching TV when she called.

Dün bu saatte TV izliyordum.

I was watching TV at this time yesterday.

- Ben televizyon izliyordum.
- Televizyon seyrediyordum.

I was watching TV.

Babam eve geldiğinde, TV izliyordum.

When Dad came home, I was watching TV.

Tom geldiği zaman tv izliyordum.

I was watching TV when Tom came.

- O zamanda televizyon seyrediyordum.
- O zaman televizyon izliyordum.

I was watching TV then.

Annem yemek ile uğraşıyorken ben de bu sırada televizyon izliyordum.

Mother was busily cooking; in the meantime, I was just watching TV.