Translation of "Garaj" in English

Garaj boştu.

The garage was empty.

Garaj tozlu.

The garage is dusty.

Garaj tamamen yıkıldı.

The garage was completely destroyed.

- Garaj kapısını güvenceye alın.
- Garaj kapısını sağlama alın.

Secure the garage door.

Her şey garaj da başlamıştı

It all started in the garage

Bunu bir garaj satışından aldım.

I bought this at a garage sale.

Her iki garaj kapısı açıktı.

Both garage doors were open.

Bunu bir garaj satışında aldım.

I bought it at a garage sale.

Longlar yarın bir garaj satışı yapacaklar.

The Longs are having a garage sale tomorrow.

Garaj duvarına dayanan bir merdiven var.

There's a ladder leaning against the garage wall.

Bu binayı bir garaj için istiyorum.

I want this building for a garage.

Sami arabasını garaj yoluna park etti.

Sami parked his car in the driveway.

O garaj iki otomobil alacak yere sahip.

That garage has room for two automobiles.

Tom bu saati bir garaj satışında buldu.

Tom found this clock at a garage sale.

Tom garaj kapısının açık olduğunu fark etti.

Tom noticed that the garage door was open.

Bir garaj inşa etmeyi göze alamayacağını söylediğini düşündüm.

- I thought you said you can't afford to build a garage.
- I thought that you said you can't afford to build a garage.
- I thought that you said that you can't afford to build a garage.

Tom garaj kapına grafitiyi yapanın kim olduğunu biliyor.

Tom knows who it was who painted graffiti on your garage door.

Garaj boyamak bizim için tüm hafta sonu sürdü.

It took all weekend for us to paint the garage.