Translation of "Fazlasıdır" in English

Hayat gördüğümüzden fazlasıdır.

Life is more than what we see.

Cinsellik, bir eylemden fazlasıdır.

Sex is more than just an act.

Onur hak ettiğimden daha fazlasıdır.

The honor is more than I deserve.

Evlilik bir kâğıttan daha fazlasıdır.

Marriage is more than a marriage certificate.

Tom sadece bir tanıdıktan daha fazlasıdır.

Tom is more than just an acquaintance.

Tom sadece bir komşudan daha fazlasıdır.

Tom is more than just a neighbor.

O, popomdaki bir ağrıdan daha fazlasıdır.

He's more than a pain in my ass.

Bir dil, iletişim aracı olmaktan daha fazlasıdır.

A language is much more than just a communication tool.

Bir ev sadece bir binadan daha fazlasıdır.

A home is more than a mere building.

Tom ve Mary sadece arkadaştan daha fazlasıdır.

Tom and Mary are more than just friends.