Translation of "Britanya" in English

0.003 sec.

Examples of using "Britanya" in a sentence and their english translations:

Britanya bir adadır.

Britain is an island.

Britanya kanalla kıtadan ayrılmaktadır.

Britain is separated from the Continent by the Channel.

Britanya İtalya'dan daha soğuktur.

Britain is colder than Italy.

Britanya da bir adadır.

Britain is also an island.

Kıbrıs, bir Britanya protektorasıydı.

Cyprus was a British protectorate.

- İngiliz mizahını anlamıyorum.
- Britanya mizahını anlamıyorum.

- I don't understand British humour.
- I don't understand British humor.

Britanya halkı köleliğe kuvvetle karşı çıktı.

The British people strongly opposed slavery.

Britanya 18. yüzyılın sonlarında sanayileşmeye başlamıştır.

- Britain began to industrialise in the late eighteenth century.
- Britain began to industrialize in the late eighteenth century.

Bir zamanlar Nijerya bir Britanya kolonisiydi.

At one time Nigeria was a British colony.

- Büyük Britanya artık dünya politikalarının kontrolünde değil.
- Büyük Britanya artık dünya siyasetini kontrol etmiyor.

Great Britain is no longer in control of world politics.

Büyük Britanya; Galler, İngiltere ve İskoçya'dan oluşur.

Great Britain consists of Wales, England, and Scotland.

İskoçya, Büyük Britanya Krallığının parçası haline geldi.

Scotland becomes part of the Kingdom of Great Britain.

- Kıbrıs, bir Britanya protektorasıydı.
- Kıbrıs, İngiliz himayesindeydi.

Cyprus was a British protectorate.

Hangisi daha büyüktür, Japonya mı yoksa Britanya mı?

Which is larger, Japan or Britain?

Yeni tünel Büyük Britanya ile Fransa'yı birbirine bağlayacak.

The new tunnel will link Great Britain and France.

Britanya İngilizcesi ve Amerikan İngilizcesi arasında bazı farklar vardır.

There are some differences between British English and American English.

Onlar, onun Britanya ile bir savaşa yol açabileceğine inandılar.

They believed it might lead to war with Britain.

Şehirlerin geri kalanı Britanya ekonomisi çok daha az öneme sahip.

The rest of the cities are far less important for British economy.

Britanya kıyısında, boyu sadece dört santim olan bir teke kapana kısılmış.

On the British coast, a prawn, just four centimeters long, is trapped.

Bir şey açık: Her ne kadar Britanya nüfusunun çoğunluğu AB'den ayrılmak

One thing is clear: even though the majority of the British population voted in favour

- Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak.
- Prens Charles sonraki Britanya kralı olacak.

Prince Charles will be the next British king.

İngiltere ve İskoçya, 1 Mayıs 1707'de birleşti ve Büyük Britanya Krallığı'nı oluşturdu.

England and Scotland were unified on May 1, 1707, to form the Kingdom of Great Britain.

Dong Enerji Britanya kıyılarında dünyanın en büyük açık deniz rüzgâr çiftliğini inşa edecek.

Dong Energy will build the world's largest offshore wind farm off the coast of Britain.

- Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
- Hindistan uzun yıllar Birleşik Krallık tarafından yönetildi.

India was governed by Great Britain for many years.

Britanya Kraliçesi Victoria'nın 1837'den 1901'e kadar süren uzun saltanatı, Amerikan refah döneminde gerçekleşti.

The long reign of Britain's Queen Victoria, from 1837 until 1901, occurred during a time of American prosperity.