Translation of "Bakıcısı" in English

0.004 sec.

Examples of using "Bakıcısı" in a sentence and their english translations:

Biraderimin bakıcısı mıyım ben?

Am I my brother's keeper?

Anne bir çocuk bakıcısı arıyor.

The mother is looking for a babysitter.

Bir bebek bakıcısı aradığınızı duydum.

I heard you were looking for a babysitter.

Bir bebek bakıcısı almam gerekiyor.

I need to get a babysitter.

Tom iyi bir çocuk bakıcısı.

Tom is a good babysitter.

Tom bir bebek bakıcısı bulamadı.

Tom couldn't find a babysitter.

- Büyükannemin hemşiresi çok nazik.
- Anneannemin bakıcısı çok naziktir.
- Babaannemin bakıcısı çok kibardır.

My grandmother's nurse is very kind.

Yeni bir bebek bakıcısı bulmamız gerekiyor.

We need to find a new babysitter.

Yeni bir bebek bakıcısı bulmak zorundayız.

We've got to find a new babysitter.

Mary, gençken çocuk bakıcısı olarak çalışmış.

Mary worked as a babysitter when she was a teenager.

Annem yaralandı, onun bakıcısı olmam gerekiyor.

My mother got injured, I need to be her carer.

Tom şimdi köpek bakıcısı olarak çalışıyor.

Tom now works as a dog walker.

Çocuk bakıcısı bebeği şarkı söyleyerek uyutmaya çalıştı.

The babysitter tried to sing the baby to sleep.

İyi bir çocuk bakıcısı bulabildiğim için şanslıydım.

I was lucky that I was able to find a good babysitter.

Tom bana bir bebek bakıcısı aradığını söyledi.

Tom told me you were looking for a babysitter.

Tom çocukları için bir çocuk bakıcısı tuttu.

Tom got a babysitter for his children.

Tom, çocukları için bir bebek bakıcısı kiraladı.

Tom hired a babysitter for his children.

Tom pazartesi gecesi için bebek bakıcısı bulamıyor.

Tom can't find a babysitter for Monday night.

Tom iyi bir bebek bakıcısı, değil mi?

Tom is a good babysitter, isn't he?

O, bir bebek bakıcısı olmadığı için partiye gidemez.

She can't go to the party because she doesn't have a babysitter.

Tom Cuma gecesi için bir bebek bakıcısı bulamıyor.

Tom can't find a babysitter for Friday night.

Tom öylesine kısa sürede bir çocuk bakıcısı bulamadı.

Tom wasn't able to find a babysitter on such short notice.

Tom başka bir bebek bakıcısı bulması gerektiğini söyledi.

- Tom said he needed to find another babysitter.
- Tom said that he needed to find another babysitter.

Tom Mary'nin iyi bir bebek bakıcısı olacağını düşündü.

- Tom thought Mary would be a good babysitter.
- Tom thought that Mary would be a good babysitter.

Bu kadar kısa sürede bir çocuk bakıcısı bulamadım.

I wasn't able to find a babysitter on such short notice.

Bu gece için bir bebek bakıcısı bulmam gerek.

I need to find a babysitter for tonight.

Onun bir bebek bakıcısı yok, bu yüzden partiye gidemiyor.

She doesn't have a babysitter, so she can't go to the party.

Tom, çocuk bakıcısı oraya gelinceye kadar, Mary'nin evde kalmasını istedi.

Tom asked Mary to stay at home until the babysitter got there.

- Yeni bir çocuk bakıcısına ihtiyacımız var.
- Bize yeni bir çocuk bakıcısı lâzım.

We need a new babysitter.

- Yeni bir bakıcı bulmamız gerektiğini düşünüyorum.
- Sanırım yeni bir bebek bakıcısı bulmamız gerekiyor.

I think we need to find a new babysitter.

Tom bir çocuk bakıcısı olmadan Mary'yi evde bırakmanın iyi bir fikir olmadığını düşündü.

- Tom thought it wasn't a good idea to leave Mary at home without a babysitter.
- Tom thought that it wasn't a good idea to leave Mary at home without a babysitter.