Translation of "Bacaklarımı" in English

Bacaklarımı hissedemiyorum.

- I can't feel my legs.
- I can't feel my feet.

Bacaklarımı uzattım.

I stretched out my legs.

Bacaklarımı uzatacağım.

I'm going to stretch my legs.

Bacaklarımı dinlendiriyorum.

I'm resting my legs.

Bacaklarımı hissedemedim.

I couldn't feel my legs.

Bacaklarımı ağır hissediyorum.

My legs feel heavy.

Bacaklarımı uzatmam gerekiyor.

I need to stretch my legs.

Bacaklarımı hareket ettiremiyorum.

I can't move my legs.

Bacaklarımı tıraş etmem.

I don't shave my legs.

Ben bacaklarımı uzatmak istiyorum.

I want to stretch my legs.

Ben sadece bacaklarımı gereceğim.

I'm just going to stretch my legs.

Ben sadece bacaklarımı uzatıyordum.

I was just stretching my legs.

Molada bacaklarımı germek için kalktım.

During the intermission I got up to stretch my legs.

Bacaklarımı biraz uzatmamın benim için bir sakıncası yok.

I wouldn't mind stretching my legs a little.

"Doktor, yardım et, bacaklarımı hiç hissedemiyorum!" "Endişelenme, bu tamamen normal. Onları kestim."

"Doctor, help, I can't feel my legs at all!" "Don't worry, that's completely normal. I amputated them."

Mary'nin kedisi o kadar tatlı ki onun kucağımda kıvrılıp yatmasını gerçekten umursamıyorum fakat pençeleriyle bacaklarımı ovmakta ısrar etme tarzı bana iğne yastığı gibi hissettiriyor.

Mary’s cat is so sweet that I really don’t mind him curling up in my lap, but the way he insists on kneading my legs with his claws makes me feel like a pincushion.