Translation of "Ayrıntılar" in English

0.010 sec.

Examples of using "Ayrıntılar" in a sentence and their english translations:

İşte ayrıntılar.

Here are the details.

Ayrıntılar hala belirsiz.

The details are still unclear.

Ayrıntılar gerekli değil.

The details aren't necessary.

Ayrıntılar hâlâ sonuçlandırılıyor.

Details are still being finalized.

Bu ayrıntılar yayınlanmayacak.

These details won't be published.

Başka ayrıntılar verilmedi.

No other details were given.

İşte bazı ayrıntılar.

Here are some details.

- Tüm ayrıntılar bugün ele alınacaktır.
- Bütün ayrıntılar bugün görüşülecek.
- Bütün ayrıntılar bugün tartışılacak.

All the details will be discussed today.

Bana bazı ayrıntılar verin.

Give me some specifics.

Bana bazı ayrıntılar ver.

Give me some details.

Ufak ayrıntılar üzerinde durma.

Don't split hairs.

Ayrıntılar için bizden ayrılmayın.

Stay tuned for details.

Ayrıntılar hemen hazır değildi.

Details weren't immediately available.

Ayrıntılar gerçekten önemli değil.

The details really don't matter.

Tom başka ayrıntılar vermedi.

Tom gave no further details.

Garip ayrıntılar fark ettim.

I noticed strange details.

Daha fazla ayrıntılar aşağıda sunuluyor.

Further details are presented below.

Lütfen ayrıntılar için aşağıya bakınız.

Please see below for details.

Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.

You're splitting hairs.

Unut gitsin, bunlar sadece önemsiz ayrıntılar.

Forget it, those are just trivial details.

Ayrıntılar için Tom Jackson'la bağlantı kurun.

Contact Tom Jackson for details.

Ayrıntılar üzerinde durmanın hiçbir anlamı yok.

There's no point in dwelling on details.

Ayrıntılar hakkında çok fazla endişe etmeyin.

Don't worry too much about the details.

Bunlar sadece ayrıntılar. Büyük resme bak.

Those are just details. Look at the big picture.

- Tom başka ayrıntılar vermedi.
- Tom fazladan ayrıntı vermedi.

Tom gave no other details.

- Kılı kırk yarıyorsun.
- Sen kılı kırk yarıyorsun.
- İnce eleyip sık dokuyorsun.
- Sen ince eleyip sık dokuyorsun.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Sen, ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Kılı kırk yarıyorsunuz.
- İnce eleyip sık dokuyorsunuz.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsunuz.

You're splitting hairs.

Dayanıyordu: Stratejiyi tasarlamada hiçbir rol oynamadı ve Napolyon'a lojistik ayrıntılar dışında asla meydan

strategy, and never challenged or contradicted  Napoleon except on points of logistical detail.

Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.

He has a great storehouse of knowledge about historical details but I seriously doubt that's of any use in life.