Translation of "Atıyorlar" in English

0.002 sec.

Examples of using "Atıyorlar" in a sentence and their english translations:

Bayrak yarışında Yankiler fark atıyorlar.

The Yankees are running away with the pennant race.

Tom ve Mary çığlık atıyorlar.

Tom and Mary are screaming.

Onlar şehir hayatına can atıyorlar.

They are longing for city life.

Köpekler ailelerini görebilmek için can atıyorlar

The dogs go up front to see their families,

- Onlar seni görmek için sabırsızlanıyorlar.
- Onlar seni görmek için can atıyorlar.

They're eager to see you.

Pazar öğleden sonra yağmurlu bir günde kendileriyle ilgili ne yapacaklarını bilmeyen milyonlarca insan ölümsüzlük için can atıyorlar.

Millions long for immortality who do not know what to do with themselves on a rainy Sunday afternoon.