Translation of "çarşamba" in English

0.005 sec.

Examples of using "çarşamba" in a sentence and their english translations:

Bugün çarşamba.

- It's Wednesday.
- It is Wednesday.

Parti çarşamba.

- The party's Wednesday.
- The party's on Wednesday.

Çarşamba görüşürüz.

See you on Wednesday.

- Gelecek çarşamba görüşürüz.
- Önümüzdeki çarşamba görüşürüz.

I'll see you next Wednesday.

Çarşamba? Perşembe? Cuma?

Wednesday? Thursday? Friday?

Çarşamba biraz cumadır.

Wednesday is a little Friday.

Çarşamba günü yaklaşıyor!

Wednesday is near!

Parti çarşamba günü.

- The party's Wednesday.
- The party's on Wednesday.

Gösteri çarşamba günü.

- The show is on Wednesday.
- The show's Wednesday.

Olay çarşamba günü.

The event is on Wednesday.

Çarşamba ben boşum.

Wednesday I am free.

"Yarın çarşamba mı yoksa perşembe mi?" "Yarın çarşamba."

"Tomorrow is Wednesday or Thursday?" "Tomorrow is Wednesday."

Çarşamba günü boş musun?

Are you free on Wednesday?

- Bugün Çarşambadır.
- Bugün çarşamba.

- Today is Wednesday.
- It's Wednesday.
- It is Wednesday.
- Today it's Wednesday.

Bugün Çarşamba. Ben okuyorum.

Today is Wednesday. I am reading.

Bugün çarşamba, değil mi?

Today it's Wednesday, isn't it?

Gelecek çarşamba iyi olacak.

Next Wednesday will be fine.

"Bugün günlerden ne?" "Çarşamba."

"What day is it?" "It's Wednesday."

Çarşamba günü saçımı kestiriyorum.

I'm getting a haircut on Wednesday.

Benim Çarşamba günü işim var.

I have work on Wednesday.

Çarşamba öğleden sonraları dersimiz yok.

- We have no classes on Wednesday afternoons.
- We don't have class on Wednesday afternoons.

Çarşamba gecesi meşgul olacak mısın?

Will you be busy Wednesday night?

Önümüzdeki çarşamba diriliş bayramı başlıyor.

Easter begins next Wednesday.

Kayınbiraderim geçen çarşamba vefat etti.

My brother-in-law passed away last Wednesday.

Çarşamba günkü sınav zor olacak.

Wednesday's test will be difficult.

Geçen çarşamba sabahı arkadaşlarımla buluştum.

I met my friends last Wednesday morning.

"Bugün haftanın hangi günü?" "Çarşamba."

"What day of the week is it?" "It's Wednesday."

Politikacı çarşamba günleri kabul ediyor.

The politician receives on Wednesdays.

Çarşamba günü beni ofise götürür müsün?

Can you give me a ride to the office on Wednesday?

Gelecek Çarşamba bir şeyin var mı?

Do you have anything next Wednesday?

Geçen çarşamba kardeşlerime bir mektup yazdım.

Last Wednesday, I wrote a letter to my siblings.

Çarşamba gününe kadar kağıdını masama koy.

Have your paper on my desk by Wednesday.

Yarın çarşamba ve öbür gün perşembe.

Tomorrow is Wednesday, and the day after tomorrow is Thursday.

Biz Çarşamba günü genellikle hayvanat bahçesine gittik.

We usually went to the zoo on Wednesday.

Bugün salı mı yoksa çarşamba mı, bilmiyorum.

I don't know if today is Tuesday or Wednesday.

Kulübümüz aylık toplantısını gelecek çarşamba günü düzenleyecek.

Our club will hold its monthly meeting next Wednesday.

Geçen çarşamba günü köpeğim öldü. 16 yaşındaydı.

Last Wednesday my dog passed away. She was 16.

Tom çarşamba günü Mary'nin John'la buluşmasını ayarladı.

Tom has arranged for Mary to meet John on Wednesday.

Bu çarşamba bir taksi ve bir tren çarpıştı.

A cab crashed into a train this Wednesday.

Sinema salonları her pazartesi ve çarşamba indirim yaparlar.

The movie theater has discounts every Monday and Wednesday.

Okul çarşamba ve cumartesi günleri hariç sekiz buçukta başlar.

School begins at half past eight except on Wednesdays and Saturdays.

Hafta içi günleri : Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe ve Cuma'dır.

The weekdays are: Monday, Tuesday, Wednesday, Thursday, and Friday.

Ben iki günde bir çalışırım. Pazartesi, Çarşamba ve Cuma.

I work every other day: Monday, Wednesday, and Friday.

Ben pazartesi, salı, çarşamba, perşembe ve cuma günleri çalışırım.

I work on Mondays, Tuesdays, Wednesdays, Thursdays and Fridays.

Pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar haftanın günleridir.

Monday, Tuesday, Wednesday, Thursday, Friday, Saturday and Sunday are the days of the week.

Almanca dersleri haftada iki kez yapılmaktadır- Pazartesi ve Çarşamba günleri.

German classes are held twice a week - on Mondays and Wednesdays.

Haftanın günleri pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar'tır.

The days of the week are Monday, Tuesday, Wednesday, Thursday, Friday, Saturday, and Sunday.

Dünden önceki gün çarşamba ise yarından sonraki gün pazar olacaktır.

If the day before yesterday was Wednesday, after tomorrow it will be Sunday.

Pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar haftanın yedi günüdür.

Monday, Tuesday, Wednesday, Thursday, Friday, Saturday and Sunday are the seven days of the week.

Onlar çarşamba veya perşembe günü değil pazartesi veya salı günü gelebilirler.

They can come on Monday or Tuesday, but not on Wednesday or Thursday.

Bir haftanın yedi günü var: Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi ve Pazar.

A week has seven days: Monday, Tuesday, Wednesday, Thursday, Friday, Saturday and Sunday.

Her hafta Pazartesi ve Salı günleri piyano eğitimi, Çarşamba ve Cuma günleri dans.

Every week I study piano on Monday and Tuesday, and dancing on Wednesday and Friday.

Tom masayı pazartesi, çarşamba ve cuma günleri hazırlar. Mary, masayı diğer günlerde hazırlar.

Tom sets the table on Mondays, Wednesdays and Fridays. Mary sets the table on the other days.

Bir tayfun kuvvetli rüzgarlarla ve toplu taşıma araçlarını durduran şiddetli yağmurlarla çarşamba günü Tokyo'yu vurdu.

A typhoon hit Tokyo on Wednesday with strong winds and heavy rains stopping public transportation.

Sen genç ve sağlıklı olduğunda pazartesi günü kendini öldürmek ve çarşamba günü tekrar gülmek isteyebilirsin.

When you are young and healthy, you can want to kill yourself on Monday and laugh again on Wednesday.