Translation of "çıldırmış" in English

0.005 sec.

Examples of using "çıldırmış" in a sentence and their english translations:

O çıldırmış.

- That is insane.
- That's insane.

Dünya çıldırmış mı?

Has the world gone mad?

Tom çıldırmış mı?

- Is Tom crazy?
- Is Tom delirious?

Tom çıldırmış olabilir.

- Tom may be mad.
- Tom might be mad.

Tom çıldırmış görünüyordu.

Tom seemed to be crazy.

İtalyan şoförler çıldırmış.

Italian drivers are crazy.

Tom gerçekten çıldırmış.

Tom is really crazy.

Habere sevinçten çıldırmış olabilir.

She may well be beside herself with joy at the news.

Tom çıldırmış, değil mi?

Tom is insane, isn't he?

Tom ve Mary çıldırmış.

- Tom and Mary are mad.
- Tom and Mary are nuts.

- Aklımı kaçırmış olmalıyım.
- Çıldırmış olmalıyım.

I must be out of my mind.

Çıldırmış insanlardan uzak durmaya çalışıyorum.

I try to stay away from crazy people.

Tom benim kadar çıldırmış değil.

Tom isn't as crazy as I am.

O öyle davranmak için çıldırmış olmalı.

He must be crazy to behave like that.

Hem Tom hem de Mary çıldırmış.

- Both Tom and Mary are insane.
- Tom and Mary are both insane.
- Both Tom and Mary are crazy.

İşte bu noktada muhtemelen çıldırmış olduğumu düşünüyorsunuz.

Now at this point, you're probably thinking that I'm nuts.

- Tom çıldırmış olmalı.
- Tom 45'ten raporlu galiba.

Tom must be crazy.