Translation of "Çit" in English

Çit yeşil boyalıdır.

The fence is painted green.

Çit babam tarafından boyandı.

The fence was painted by my father.

Elektrikli çit üzerine işeme.

Don't pee on an electric fence.

Çit bahçeyi kulvardan ayırır.

A fence separates the garden from the lane.

Tom çit üzerinden atladı.

Tom jumped over the hedge.

Bizim çit demirden yapılmıştır.

Our fence is made of iron.

Çit daha yeni boyandı.

The fence has just been painted.

Evin etrafını bir çit kuşatır.

A fence runs around the house.

Çit yarın Tom tarafından boyanacak.

The fence will be painted by Tom tomorrow.

Evin etrafında bir çit var.

There is a fence around the house.

Evimin etrafında bir çit var.

There's a fence around my house.

Bu çit biraz sola eğiliyor.

This fence leans to the left a little.

Büyük ovalarda hiç çit yoktu.

There were no fences on the great plains.

Bazen çit boyunca komşumla konuşurum.

I sometimes talk to my neighbor across the fence.

Plan "Çit Operasyonu" olarak adlandırıldı.

The plan was dubbed "Operation Fence."

Onlar bahçenin etrafına bir çit koydular.

They put a fence around the garden.

Evlerinin etrafına bir çit yapmak istiyorlar.

They want to build a fence around their home.

Tom dün öğleden sonra çit boyuyordu.

Tom was painting the fence yesterday afternoon.

O, evinin etrafında bir çit inşa etti.

He built a fence around his house.

Çit boyunca yürürken bir fare fark etti.

Walking along the fence he noticed a mouse.

Çit kurtları uzak tutmak için yeterince yüksek değildi.

The fence was not high enough to keep the wolves out.

Tom'un evinin etrafında kazıktan yapılmış beyaz bir çit var.

There's a white picket fence around Tom's house.

Evlerinin etrafına iki buçuk metrelik yüksek çit inşa ettiler.

They built a two and a half meter high fence around their house.

Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.

An ugly wife is a good fence around the garden.

Mary çit konusunda komşusu ile çene çalarak birkaç saat geçirdi.

Mary spent a couple of hours chinwagging with her neighbour over the fence.

Bizim ve komşunun avlusu arasındaki sınırı işaretlemek için bir çit vardır.

There is a fence marking the boundary between our yard and the neighbor's.

Onlar onun evinin etrafına 2.5 metre yüksekliğinde bir çit inşa ettiler.

They built a two and a half meter high fence around her house.