Translation of "Günü" in Dutch

0.017 sec.

Examples of using "Günü" in a sentence and their dutch translations:

Bu yıl sevgililer günü pazar günü.

Valentijnsdag valt dit jaar op een zondag.

- Pazar günü çalışmam.
- Ben pazar günü çalışmam.

- Ik werk niet op zondag.
- Ik werk 's zondags niet.

Pazar günü için?

En zondag?

Mutlu Şükran Günü.

Fijne Thanksgiving.

Pazar günü yağar.

Het valt op zondag.

Pazar günü görüşürüz!

Tot zondag!

Yarın Noel Günü.

Morgen is het Kerstmis.

Mutlu anneler günü!

Gelukkige Moederdag!

Yarın anneler günü.

Morgen is het Moederdag.

Bugün Anneler Günü.

Het is vandaag Moederdag.

Bugün Bağımsızlık Günü.

Vandaag is het Onafhankelijkheidsdag.

Pazartesi günü görüşürüz.

Ik zie je maandag.

Pazar günü gidiyorum.

Ik vertrek zondag.

Ertesi günü buluşalım.

Laten we overmorgen samenkomen.

Perşembe günü görüşürüz!

Tot donderdag!

Yarın maaş günü.

Morgen is het betaaldag.

Noel günü Boston'daydım.

Ik was in Boston op kerstdag.

Pazartesi günü gidemem.

Ik kan niet op maandag gaan.

- Ben pazar günü bile çalışırım.
- Pazar günü bile çalışırım.

Ik werk zelfs op zondag.

Her günü güzel geçirmek

We willen een goede dag hebben,

Okul pazartesi günü açılacak.

School gaat maandag open.

Salı günü boş musun?

Heb je dinsdag tijd?

O, Noel Günü ayrıldı.

Ze vertrok op kerstdag.

Pazar günü seni arayacağım.

Ik kom je zondag bezoeken.

Doğum günü partisine gelemedim.

Ik kon niet naar het verjaardagsfeestje komen.

Haftanın yedinci günü pazardır.

De zevende dag van de week is zondag.

Pazar günü kiliseye giderim.

Zondags ga ik naar de kerk.

Mümkünse, salı günü gel.

- Kom dinsdag, zo mogelijk.
- Kom als het kan dinsdag.

Ben pazar günü çalışmam.

- Ik werk niet op zondag.
- Ik werk 's zondags niet.
- Ik werk zondags niet.

Resmî açılış cumartesi günü.

Het officiële begin is op zaterdag.

Bugün Tom'un doğum günü.

Tom is vandaag jarig.

Babam cumartesi günü boş.

- Zaterdag is mijn vader vrij.
- Mijn vader heeft vrij op zaterdag.

Pazar günü okula gitmem.

Ik ga niet naar school op zondag.

Pazartesi, cumartesi günü başlar.

Maandag begint op zaterdag.

Doğum günü hediyemi aldım.

- Ik heb mijn verjaardagscadeau ontvangen.
- Ik ontving mijn verjaardagscadeau.

Bütün günü sahilde geçirdim.

Ik bracht de hele dag door aan het strand.

Düğün cumartesi günü gerçekleşecek.

De bruiloft vindt zaterdag plaats.

Yarın onun doğum günü.

- Morgen is haar verjaardag.
- Morgen is het haar verjaardag.

Bağımsızlık Günü kutlu olsun!

Fijne Onafhankelijkheidsdag!

Dersler pazartesi günü başlıyor.

De lessen beginnen op maandag.

Pazartesi günü gelmek zorundayım.

Ik moet maandag komen.

Pazartesi günü onunla konuşacağım.

We zullen maandag met hem praten.

Yarın Brezilyada anneler günü.

In Brazilië is het morgen Moederdag.

Tom'un doğum günü dündü.

Toms verjaardag was gisteren.

Yarın okulun son günü!

Morgen is het de laatste schooldag.

Kaza cuma günü oldu.

Het ongeluk vond op vrijdag plaats.

Pazar günü çalışmak zorundaydım.

Ik moest op zondag werken.

Bugün okulumuzun son günü.

Vandaag is onze laatste schooldag.

Biz pazar günü oynarız.

We spelen op zondag.

Bugün tatilimizin son günü.

Vandaag is de laatste dag van onze vakantie.

Bütün günü seni bekledik.

We hebben de hele dag op je gewacht.

Mağazalar pazar günü kapalıdır.

De winkels zijn op zondag gesloten.

- Her şey pazartesi günü belli olacak.
- Her şey pazartesi günü kararlaştırılacak.
- Her şey pazartesi günü belirlenecek.

Alles wordt maandag besloten.

Onlar çarşamba veya perşembe günü değil pazartesi veya salı günü gelebilirler.

- Ze kunnen maandag of dinsdag komen, maar niet woensdag of donderdag.
- Ze kunnen komen op een maandag of een dinsdag, maar niet op een woensdag of een donderdag.
- Ze kunnen 's maandags of dinsdags komen, maar niet 's woensdags of donderdags.

Babam bir Cuma günü ölmüştü.

Mijn vader stierf op een vrijdag.

Kazayı gördüğümüz günü hatırlıyor musun?

Weet je die dag nog, dat we dat ongeluk gezien hebben?

Onun planı pazartesi günü başlamaktı.

Zijn plan was om maandag te beginnen.

Geçen pazar günü parka gittim.

Afgelopen zondag ben ik naar het park gegaan.

Benim pazar günü işim yok.

Ik ben vrij op zondag.

Cumartesi günü işe gelmen gerekmez.

Je moet zaterdag niet komen werken.

Bir haftanın yedi günü var.

Een week telt zeven dagen.

Salı günü vaktin var mı?

Heb je dinsdag tijd?

Bütün günü Yoyogi Park'ta geçirdik.

We hebben de hele dag in het Yogogipark doorgebracht.

Doğum günü partime geleceğini umuyorum.

Ik hoop dat je naar mijn verjaardagsfeestje zal komen.

Bugün önceden belirlenmiş toplantımın günü.

Vandaag is de dag van mijn voorbestemde afspraak.

- Yarın Noel.
- Yarın Noel Günü.

Morgen is het Kerstmis.

İlk tanıştığımız günü hatırlıyor musun?

- Herinner je je de dag nog dat we elkaar voor het eerst ontmoet hebben?
- Herinner je je de dag nog dat wij elkaar hebben leren kennen?

Cumartesi günü okula gider misin?

Ga je op zaterdag naar school?

Onun doğum günü 5 Mayıs.

Zijn verjaardag is op vijf mei.

Doğum günü partilerinden nefret ederim.

Ik haat verjaardagsfeestjes.

Tom'un doğum günü 25 Mart'tır.

Toms verjaardag is 25 maart.

Dükkanlar cumartesi günü açık mı?

Zijn de winkels open op zaterdag?

Hayvanat bahçesi Noel günü kapalıydı.

De dierentuin was op Eerste Kerstdag gesloten.

Pazar günü onunla tenis oynardım.

Ik zou op zondag met hem gaan tennissen.

Onun doğum günü partisine gelemedim.

Ik kon niet op zijn verjaardagsfeestje komen.

Tom pazartesi günü pratik yapmaz.

Tom heeft op maandag niet geoefend.

Uluslararası Kadınlar Günü kutlu olsun!

Fijne Internationale Vrouwendag!

Babam pazar günü kiliseye gider.

Mijn vader gaat 's zondags naar de kerk.

Sevgililer Günü Şubat ayında kutlanır.

Valentijnsdag wordt gevierd in februari.

Bugün hayatımın en güzel günü.

Dit is de beste dag van m'n leven.

Ailen Noel günü ne yapar?

- Wat doet je familie op kerstdag?
- Wat doet uw familie op kerstdag?
- Wat doet jullie familie op kerstdag?

Noel günü kiliseye gider misin?

- Ga je naar de kerk op kerstdag?
- Gaat u naar de kerk op kerstdag?
- Gaan jullie naar de kerk op kerstdag?