Translation of "Gider" in Chinese

Bazıları bisikletle okula gider, diğerleri otobüsle gider.

有的(人)骑单车上学，其他(人)乘巴士。

Günaşırı kütüphaneye gider.

她每隔一天去图书馆。

Kilisiye nadiren gider.

他很少去教堂。

Kiliseye gider misin?

你去教堂嗎？

Okula bisikletle gider.

她骑自行车去上学。

- Tom okula yaya gider.
- Tom okula yayan gider.

湯姆走路去上學。

- O, okula yaya gider.
- O, okula yürüyerek gider.

她走路去上學。

- Mike okula otobüsle gider.
- Mike otobüsle okula gider.

麥克搭公車去學校。

O, sekizde yatmaya gider.

他八點上床睡覺。

Mayuko okula bisikletle gider.

Mayuko騎腳踏車上學。

O nadiren dışarı gider.

她很少出去。

Babam işe bisikletle gider.

我父親騎自行車去上班。

Çocuklar sabahleyin okula gider.

孩子们早上去学校。

Babam işe arabayla gider.

我父親開車去上班。

Okula genellikle otobüsle gider.

他經常搭公車上學。

O, okula gider mi?

他上学去了吗？

Jim okula otobüsle gider.

吉姆搭公車去學校。

Ken otobüsle okula gider.

肯搭公車去學校。

O, Amy adına gider.

她被稱為艾美。

O, ofise arabayla gider.

他開車去辦公室。

O nadiren kiliseye gider.

他很少去教堂。

Babam bazen yurtdışına gider.

我父親偶爾出國。

Tom işe motosikletle gider.

湯姆騎摩托車上班。

Sık sık gider misiniz?

您经常去吗？

Her sabah parka gider.

他每天早上去公园。

Tom şehre otobüsle gider.

湯姆搭公車去市區。

- O, okula yaya gider.
- Okula yayan gidiyor.
- Okula yürüyerek gider.

他步行上学。

Bill sık sık parka gider.

比爾經常去公園。

O kravat gömleğinle iyi gider.

那條領帶很適合你的襯衫。

Bu otobüs plaja gider mi?

這輛公車去海灘嗎？

Umarım her şey iyi gider.

我希望万事如意。

Amerikan romanlarını okumak hoşuma gider.

我喜歡讀美國小說。

Gurur bir düşüşten önce gider.

驕傲在陷阱之前來臨。

O her sabah koşmaya gider.

他每天早上都散步。

Cumartesi günü okula gider misin?

你星期六去上學嗎？

Masako okula genellikle yürüyerek gider.

雅子通常走路去學校。

O, genellikle dokuzda yatmaya gider.

她经常九点睡觉。

Tom her sabah yürüyüşe gider.

Tom每天早上去散步。

Pazar günleri okula gider misin?

你周末去学校吗？

Steve Kate ile okula gider.

史蒂夫和凱特去上學。

Bu otobüs müzeye gider mi?

這輛公車去博物館嗎？

Ken günden güne yüzmeye gider.

肯每天去游泳。

Bayan Smith kiliseye arabayla gider.

史密斯太太坐車去教堂。

Babam her sabah koşuya gider.

- 我父親每天早上去慢跑。
- 我父親每天早上都跑步。

O, okula saat yedide gider.

他七點鐘去學校。

Her gün koşmaya gider misin?

你每天跑步吗？

O her yıl Karuizawa'ya gider.

他每年都去輕井澤。

Grace yukarıdaki dahili telefona gider.

格雷斯去樓上的分機電話。

Babam pazar günü kiliseye gider.

我爸爸週日上教堂。

Noel günü kiliseye gider misin?

你在圣誕節去教堂嗎？

Bu yol Hong Kong'a gider.

這條是去香港的路。

Babam bazen iş için Avustralya'ya gider.

我爸爸有時會去澳洲公幹。

Haftada bir kez, o, aerobiğe gider.

她每星期去作一次健美操。

Tom çoğunlukla tek başına alışverişe gider.

湯姆常常一個人去買東西。

Bob genellikle saat onda yatmaya gider.

鲍勃通常十点上床。

Kırmızı şapka, onun elbisesiyle iyi gider.

这顶红帽子很衬她的裙子。

ABD'de arabalar yolun sağ kısmından gider.

在美国，汽车靠右行驶。

O, her gün okula öğrenmeye gider.

他每天去学校学习。

Öğrenmek için her gün okula gider.

他每天去学校学习。

Saatim günde beş dakika ileri gider.

我的手表每天走快五分钟。

O, her zaman kendi yolundan gider.

她總是隨心所欲。

Tom sık sık kros kayağına gider.

Tom经常滑雪穿过城市。

Mavi ayakkabısı o etekle iyi gider.

她那双蓝鞋子和这个裙子很搭配。

Ailem her kış kayak yapmaya gider.

我的家人每年冬天去滑雪。

Bu araba Jingan tapınağına gider mi?

这辆车去静安寺吗？

O, ayda bir kez Londra'ya gider.

他一個月去一次倫敦。

Köpeğim her yere benimle birlikte gider.

我的狗總是跟著我。

Ara ara iş için Tokyo'ya gider.

他時不時會去北京公幹。

O, bazen araba ile işe gider.

他有時開車去上班。

Tom her gün işe arabasıyla gider.

汤姆每天驾车上班。

- Ağabeyim her hafta sonu balık tutmaya gider.
- Abim her hafta sonu balık tutmaya gider.

我哥哥每个周末都去钓鱼。

- Plaj ne tarafta?
- Hangi yol plaja gider?

去海滩走哪条路？

Çok nadir, kırk yılda bir, kiliseye gider.

他很少，如果有的話，去教堂。

Okula her gün otobüsle mi gider gelirsin?

你搭公車上下學嗎？

- Hangi yol plaja gider?
- Plaja nasıl gidebilirim?

去海滩走哪条路？

O genellikle saat 8'de işe gider.

通常，他早上8点去上班。

Saatim bir günde bir dakika ileri gider.

我的手錶每天快一分鐘。

Babam sık sık iş için Amerika'ya gider.

我爸爸经常去美国出差。

Japon lise öğrencileri yılda 35 hafta okula gider.

日本的高校生每年要上三十五個星期的學。

Amerika Birleşik Devletlerinde arabalar yolun sağ tarafından gider.

在美国，汽车靠右行驶。

Bu kravat ve o ceket birlikte iyi gider.

這條領帶和那件上衣很配。

Babam sık sık iş için Amerika Birleşik Devletleri'ne gider.

我爸爸经常去美国出差。

Yağışlı günler dışında o her gün yürüyerek işe gider.

除了下雨天以外，他每天都會走路上班。

Hangisi daha hızlı gider, bir gemi mi, yoksa bir tren mi?

船和火车哪个跑得快？

- Acele işe şeytan karışır.
- Acele ile menzil alınmaz.
- Acele giden ecele gider.
- Acele yürüyen yolda kalır.

欲速則不達。