Translation of "Kilometre" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "Kilometre" in a sentence and their arabic translations:

On kilometre koştuk.

ركضنا 10 كيلومترات.

Yolculuklar ortalama 700 kilometre.

متوسط رحلتهم 700 كيلومتر.

Yaklaşık altı kilometre yürüdük.

مشينا ست كيلومترات.

380.000 kilometre ötede dahi olsa...

‫حتى من على بعد 380 ألف كيلومتر،‬

. On altı kilometre uzunluğunda rekorlar

موسوعة جينيس للارقام القياسية بطولٍ وصل الى ستة عشر كيلو

Paris'e elli kilometre uzakta bulunuyor.

تبعد عن باريس خمسين كيلومتراً.

On kilometre genişliğinde bir kaya

صخرة عشرة كيلومترات واسعة

Aradığımız Embarra Köyü 43 kilometre batıda,

‫تبعد قرية "إمبارا" التي نبحث عنها‬ ‫43 كم غرباً‬

En derin yer beş kilometre aşağıdaydı.

هي على عمق 5 كيلومترات.

...her yıl yüzlerce kilometre göç eder.

‫بعد تفتح الأزهار.‬

Onun evi buradan birkaç kilometre uzakta.

يبعد منزلها بضع كيلومترات فقط من هنا.

15 kilometre ileride, soğuk zincir güzergâhının kuzeydoğusunda.

‫ما زالت على مسافة اكثر من 16 كم،‬ ‫في الشمال الشرقي من مسار السلسلة الباردة.‬

Rüzgâr sayesinde, enkazın altı kilometre batısına savrulduk.

‫بسبب هذه الرياح، ‬ ‫طرنا بعيداً 6 كيلومترات غرب الحطام.‬

Fakat en az 100 kilometre uzaklıktan getiriliyor

لكنها جلبت على الأقل 100 كيلومتر

Onun evi buradan sadece birkaç kilometre uzaklıktadır.

يبعد منزلها بضع كيلومترات فقط من هنا.

Ardından ana hattını 1 kilometre kadar Romalılara yaklaştırıyor.

حرك خطه الرئيسي حوالي 1 كم نحو الرومان

Buraya ulaşmak için her yıl binlerce kilometre katediyorlar.

‫كل عام، تقطع آلاف الكيلومترات‬ ‫للوصول إلى هنا.‬

Ama sanırım enkaz dört buçuk kilometre doğuda kalıyor.

‫ولكنني أعتقد أن الحطام ‬ ‫ما زال على مسافة 5 كم تقريباً جهة الشرق.‬

Sırtlanlar, on kilometre öteden bile aslanlara kulak misafiri olabilir.

‫يمكن للضباع التنصّت على الأسود‬ ‫من على بعد 10 كيلومترات.‬

Yavruları üç kilometre uzakta. Büyük erkek de hâlâ bölgede.

‫جراؤها على بعد 3 كيلومترات.‬ ‫ولا يزال الذكر الكبير في المنطقة.‬

Fakat güzel, solunabilir hava sadece 8-11 kilometre kalınlığında,

ولكن جمال ، الهواء المتنفس هو فعلياً فقط خمسة لسبعة اميالٍ،

Bu patlama 2 bin kilometre kare alanı doğrudan etkiledi

أثر هذا الانفجار بشكل مباشر على مساحة ألفي كيلومتر مربع

Yalnızca altı kilometre batıda ama bu bizim için kolay olmayacak.

‫إنها فقط على مسافة 6 كم إلى الغرب،‬ ‫ولكن لن تكون هذه مهمة سهلة.‬

Enerjisini son damlasına kadar harcayarak tek gecede birkaç kilometre uçacak.

‫سيستخدم كل طاقته‬ ‫ويقطع عدة كيلومترات في ليلة واحدة.‬

Soğuk zincir güzergâhının sonuna yaklaşıyoruz. Embarra Köyü sadece birkaç kilometre uzaklıkta.

‫اقتربنا من نهاية مسار السلسلة الباردة.‬ ‫وقرية "إمبارا" لا تبعد سوى كيلومترات.‬

Filosu kanatlarını korurken, Romalı general Ebro'nun 15 kilometre kadar yakınına ulaşıyor.

مع أسطوله الذي يحرس جناحه، وصل الجنرال الروماني إلى مسافة 15 كم من إبرو

Longus bu fikre katılmayıp, Scipio'nun bulunduğu konumdan bir kaç kilometre kuzeyde kampını kuruyor.

لم يوافق لونغس وأقام معسكرا على بعد بضعة كيلومترات شمالًا من موقع سكيبيو