Translation of "Hatırlıyorum" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Hatırlıyorum" in a sentence and their arabic translations:

Hatırlıyorum da

أتذكّر التفكير بأنه كان غريباً جداً

Şimdi hatırlıyorum.

- الآن تذكرت.
- تذكرت الآن.

çok net hatırlıyorum.

والصغار اللطفاء يتبعون أمهاتهم.

Filmi gördüğümü hatırlıyorum.

أتذكّر أنّي شاهدت هذا الفيلم.

Onu gördüğümü hatırlıyorum.

أتذكر أني رأيتها.

Büyüdüğüm evi hatırlıyorum.

أتذكر البيت الذي نشأت فيه

Kapıyı kilitlediğimi hatırlıyorum.

أذكر أني أغلقت الباب.

O dövüşlerden birini hatırlıyorum.

وأتذكر أحد النزاعات

Televizyondan izlediğimi de hatırlıyorum.

أولمبياد 1996

Hâlâ mahallelere yürüdüğümü hatırlıyorum,

مازلت أذكر حين كنت أمشي بالأحياء الفقيرة،

Mahkeme salonunda oturduğumu hatırlıyorum.

وأن محاكم غوانتانامو ستزول.

Ben çok şey hatırlıyorum.

أتذكر أشياء كثيرة.

Ben mektubu postaladığımı hatırlıyorum.

- أذكر أنني أرسلت الرسالة.
- أذكر أني بعثت بالرسالة.
- أذكر أني بعثت الرسالة بالبريد.

Anahtarı ona verdiğimi hatırlıyorum.

أذكر أني أعطيته المفتاح.

Çocukluğumu çok net hatırlıyorum.

أتذكر طفولتي بوضوح.

Cam kırıkları hâlinde parçalandığını hatırlıyorum.

تقسمت إلى قطع من الزجاج.

Her şeyi, her şeyi hatırlıyorum.

كل شيء‏.‏.‏.أتذكر كل شيء‏.

Bana söylediğin her şeyi hatırlıyorum.

أتذكر كل ما تقوله لي.

Onu daha önce gördüğümü hatırlıyorum.

أتذكر أنه سبق و أن رأيتها في الماضي.

Onu bir yerlerde gördüğümü hatırlıyorum.

أتذكر رؤيتها في مكان ما.

Ormandaki renk harmonisine hayran kaldığımı hatırlıyorum

أتذكر أني انبهرت بجمال تناغم الألون في الغابة

Bir zamanlar onu caddede gördüğümü hatırlıyorum.

- أتذكر أني رأيتها مرة على الطريق.
- أذكر أني لمحتها مرة على الطريق.

O müziği bir yerde duyduğumu hatırlıyorum.

أتذكر أني سمعت هذه الموسيقى في مكان ما من قبل.

O adamla daha önce tanıştığımı hatırlıyorum.

أذكر أني قابلت ذلك الرجل من قبل.

O şarkıyı uzun zaman önce söylediğimi hatırlıyorum.

أتذكر أني غنيت هذه الأغنية منذ وقت بعيد.

Ona çok benzer bir hikaye duyduğumu hatırlıyorum.

أذكر أني سمعت قصة مشابهة.

Daha önce onu bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.

أتذكر بأني رأيته من قبل في مكان ما.

Hatta şeyi sorduğumu çok iyi hatırlıyorum tez danışmanıma,

حتى أتذكر ما سألته جيدًا لمستشار أطروحتي قلت

çok zorlu ve çalkantılı bir gün olduğunu hatırlıyorum.

‫أذكر أنه كان يومًا عصيبًا ومضطربًا جدًا.‬

Olayı sanki daha dün olmuş gibi net hatırlıyorum.

أتذكر الحادثة بكل وضوح وكأنها حدثت البارحة فقط.

Ben o şarkıyı ne zaman duysam, gençliğimi hatırlıyorum.

عندما أسمع هذه الأغنية أتذكر شبابي.

Solumda garip bir şekil fark edip aşağı ilerlediğimi hatırlıyorum.

‫وأتذكر أنه كان هناك ذلك الشكل الغريب‬ ‫على يساري‬ ‫وكنت أغوص للعمق فحسب...‬

İnanılmaz bir günü hatırlıyorum. Büyük bir çitari sürüsü vardı.

‫كنت أحظى بيوم رائع.‬ ‫رأيت سربًا كبيرًا من أسماك الأحلام.‬

En çılgın bilim kurgularımızdan bile çok daha fazlası. Her şeyin başladığı o günü hatırlıyorum.

‫إنها أكثر غرابة‬ ‫من قصص الخيال العلمي الأكثر جنونًا.‬ ‫أتذكر ذلك اليوم عندما بدأ كل شيء.‬