Examples of using "Piña" in a sentence and their turkish translations:
Ananaslı içecekleri sever misin?
Bu bir ananas.
Kahvaltıda ananas yemeyi severim.
Lütfen bana en büyük ananası ver.
Tom'un mavi ananasını seviyorum.
Ben bir ananas almak istiyorum.
Bir kiraz veya ananas ile kokteyli dekore edebilirsin.
Ananası sevmiyorum. Çok ekşi bir tadı var.
Aramız gerçekten çok iyiydi.