Translation of "Intentemos" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Intentemos" in a sentence and their turkish translations:

¡Intentemos algo!

- Bir şeyler deneyelim!
- Bir deneyelim.

Intentemos eso.

Deneyelim!

Intentemos otra vez.

Tekrar deneyelim.

¡Intentemos hacer algo!

Bir şey yapmaya çalışalım.

Solo intentemos divertirnos.

Sadece eğlenmeye çalışalım.

Intentemos algo diferente.

Farklı bir şey deneyelim.

Intentemos este plan.

Bu planı deneyelim.

- ¡Intentemos algo!
- Intentemos algo.
- Permíteme hacer algo.
- Permíteme intentarlo.

Bir şeyler deneyelim!

Intentemos llamar a Tom.

Tom'u aramayı deneyelim.

- ¡Intentémoslo!
- Intentemos eso.
- Probemos eso.

- Bir deneyelim.
- Onu bir deneyelim.
- Hadi deneyelim.
- Onu deneyelim.

Intentemos hacerles entrar en razón.

Onları ikna etmeye çalışalım.

Intentemos escribir una canción juntos.

Birlikte bir şarkı yazmaya çalışalım.

Intentemos hacer reír a Tom.

Tom'u güldürmeye çalışalım.

- Intentemos entendernos los unos a los otros.
- Intentemos entendernos el uno al otro.

Birbirimizi anlamaya çalışalım.

Intentemos escalar para ir tierra adentro.

Hadi, araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

- Intentémoslo otra vez.
- Intentemos otra vez.

Bir kez daha deneyelim.

Bien, intentemos. ¡Rápido, el águila se fue!

Pekâlâ, hadi deneyelim! Çabuk, hazır kartal gitmişken!

Así que prefieren usar la corteza. Bien, intentemos.

Ağacın kabuğunu mu kullanmak istiyorsun? Peki, bunu deneyelim.

Intentemos resolver el misterio comenzando con estas preguntas.

önce bu sorulardan başlayarak gizemi çözmeye çalışalım

¿Saben qué podemos hacer? Continuemos... ...esta misión e intentemos encontrar el veneno mismo

Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için

¿Saben qué podemos hacer? Continuemos esta misión e intentemos encontrar los venenos mismos

Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için

- Por mucho que lo intentemos, Tom nunca quedará satisfecho.
- Hagamos lo que hagamos, Tom nunca estará contento.

Ne yaparsak yapalım, Tom tatmin olmayacaktır.

No importa como lo intentemos, es imposible distinguir la buena gente de la mala por la apariencia externa.

Ne yaparsak yapalım, iyi insanları kötü insanlardan dış görünüşlerine bakarak ayırmak imkansızdır.