Translation of "Estrictamente" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Estrictamente" in a sentence and their turkish translations:

Estrictamente prohibido.

Kesinlikle yasaktır.

- Fumar está estrictamente prohibido.
- Está estrictamente prohibido fumar.

Sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Fumar está estrictamente prohibido.

Sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Está estrictamente prohibido fumar.

Sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Porque, estrictamente hablando, estoy recitando.

çünkü doğrusunu söylemek gerekirse ezbere anlatıyorum.

Está estrictamente prohibido fumar aquí.

Burada sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Estrictamente hablando, la Tierra no es redonda.

Açıkçası dünya yuvarlak değil.

La venganza tiene un fin estrictamente hedonista.

İntikam kesinlikle hedonist bir sona sahiptir.

Mi interés en la política es estrictamente académico.

Siyasete ilgim tamamen akademik.

Estrictamente hablando, hubo varios errores en su discurso.

Kurallara bakılırsa,onun konuşmasında birkaç hata vardı.

Evitar. Limitar el contacto a lo estrictamente necesario.

Sınırla. Mümkün olabildiğince sınırla.

Lo que te voy a decir es estrictamente entre nosotros.

Söylemek üzere olduğum şey kesinlikle seninle benim aramda.

Brian tiene la intención de limitar estrictamente el dinero que usa.

Brian kullandığı parayı kesinlikle sınırlamak niyetinde.

- Esto es, en sentido estricto, un error.
- Esto es, estrictamente hablando, un error.

- Açıkçası, bu bir hata.
- Bu, açıkçası, bir hata.
- Açık konuşmak gerekirse, bu bir hata.

- La libertad de expresión fue firmemente restringida.
- La libertad de expresión fue estrictamente limitada.

İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.