Examples of using "Hace" in a sentence and their turkish translations:
Hava çok soğuk.
Hiç hata yapmayan biri hiçbir şey yapmayan biridir.
Dışarısı soğuk.
- Hava bugün sıcak.
- Bugün hava sıcak.
Bir kıvılcım çıkaracak.
- O ne iş yapar?
- Ne işle uğraşıyor?
Hava soğuk.
Hava sıcak.
Hava rüzgarlı.
Hava güneşli.
Orada dışarısı soğuk.
Kötü hava var. Orada hava soğuk ve yağmur yağıyor.
O beni mutlu ediyor.
Seni mutlu eden beni de eder.
- O ne yapıyor?
- Ne yapıyor?
Birçok insan bunu yapar.
Son zamanlarda onu gördüm.
Nasıl yaptığını kimse anlamıyor ama yapıyor.
Birçok kişi bunu yapıyor.
Pekâlâ, geç oluyor.
Üç yıl önce
100 yıl önce ABD'de
Yıllarca,
Birkaç ay önce,
bu devrim
Dokuz yıl önce.
Peki bunu nasıl yapıyor?
acaba bugünküler yapabiliyor mu?
sıcak olmasından kaynaklı ise
Küfür etmenizi sağlıyor
Bugün hava sıcak.
Bugün hava rüzgarlı.
Nasıl da sıcak!
Rüzgar sert esiyor.
Bugün hava soğuk.
- Hava oldukça soğuk.
- Çok soğuk.
- Bravo!
- Tebrikler!
Ne fark eder ki?
Bugün hava güzel.
- Bunu kimse yapmaz.
- Bunu yapan yok.
- Kimse böyle yapmıyor.
- Hava güzel.
- Hava iyi.
Uzun zaman önceydi.
Hava güzel mi?
Tom kopya çeker.
Kötü bir hava.
Bugün hava güneşli.
Hava çok soğuk.
Burada hava soğuk.
Tony ne iş yapar?
Bugün hava serin.
Burası sıcak.
Bu bizi mutlu ediyor.
Dışarısı sıcak mı?
Tom egzersiz yapar.
Onu kim yapar?
Para gereklidir.
- Soğuk değil.
- Hava soğuk değil.
geçenlerde şöyle dedi,
Çok sıcak.
Hava nasıl?
Şu anda güneşli.
Bu seni sert yapar.
Bu bizi daha iyi yapar.
Tom onu yapar.
- Alıştırma mükemmel yapar.
- Uygulama usta yapar.
- Bıçak ne kadar çok dövülürse o kadar keskin olur.
Bu seni mutlu etmiyor mu?
Hava iyi olursa, giderim.
Ben iki hafta önce geldim.
Onu uzun bir zamandır tanıyorum.
Çok pis sıcak.
Burada hava çok soğuk.
Bu seni mutlu ediyor, değil mi?
Ben onu üç yıl önce gördüm.
- Hava bugün sıcak.
- Bugün hava sıcak.
Bugün hava soğuk.
- Sekiz yıl önce evlendim.
- Ben sekiz yıl önce evlendim.
- 8 yıl önce evlendim.
Ben onunla üç yıl önce tanıştım.