Examples of using "фасоль" in a sentence and their turkish translations:
Fasulyeden nefret ediyorum.
Biz fasulyeyi seviyoruz.
Sen fasulyeden hoşlanıyorsun, değil mi?
Fasulye yüksek miktarda demir içerir.
Lütfen düşük ısıda fasulyeleri bir süre kaynatın.
Bahçemde fasulye ekiyorum.
Tom yeşil fasulyeyi sevmez.
Kim fasulye sever?
Bahçemde fasulye ekiyorum.
O onu osurttuğu için fasulye yemediğini söylüyor.
Fasulye pişirmek için favori tarzın nedir?
- Nohut ve taze fasulye gibi bazı baklagiller şişkinlik yapsalar da harika besinlerdir.
- Nohut ve taze fasulye gibi bazı baklagiller gaz yapsa da çok güzel yiyeceklerdir.