Examples of using "споткнулся" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un ayağı takıldı.
Tom tökezledi ve düştü.
Ben tribe girdim.
O bir taşın üzerinde tökezledi.
Sendeledim ve düştüm.
Tom bir şeye takıldı.
Tom tökezledi ve geriye düştü.
Tom yerdeki bir şeyin üzerinde tökezledi.
Tom tökezledi ve kapaklandı.
Çocuk tökezledi ve dizlerinin üstüne düştü.
Ayağının takıldığını ve düştüğünü gördüm.
Onun ayağının takıldığını ve düştüğünü gördüm.
Tom tökezledi ve karda yüz üstü kapaklandı.
Oğlumun ayağı takıldı ve kahve masasının köşesine çarptı.
Gençlerden birinin ayağı takıldı ve düştü.