Examples of using "случай" in a sentence and their turkish translations:
Böyle bir durum için emsal yok.
Bu ümitsiz bir olay.
Bu aşırı bir durum.
O umutsuz bir durumdur.
Bu apaçık bir durumdur.
Bu özel bir durum.
Bir kaza oldu.
Bu durum karmaşık.
Feleğin cilvesi bizi bir araya getirdi.
Bu fırsatı kaçırmayın.
Bu istisnai bir durumdur.
O bir kaza değildi.
Bu durumda benim için alarm çanları çaldı,
Bu tecrübeye bayıldım,
Evde şanssız bir kaza vardı.
Kaza, önceki gün oldu.
- Durum böyle değil.
- O, kanıt değildir.
- Olay bu değil.
O bir kazaydı.
O gereğinde yapacak.
Durumunuzu kısaca açıklayın.
Bu bütünüyle eşi benzeri görülmemiş.
O talihsiz bir kazaydı.
O bir kaza mıydı?
Bu durum iyi belgelenmiş.
Bu çok nadir bir durumdur.
Her ihtimale karşı bir tane getirdim.
Bu olayı asla unutmadım.
Mesela Amelia Rivera konusunda olduğu gibi,
Böyle bir konu bugünlerde yaygın değil.
Kaza dün sabah oldu.
Kaza nerede oldu?
Kazadan o sorumludur.
O umutsuz bir vaka.
Bu olayı ebediyen hatırlayacağım.
Bu olayı araştıracağım.
Tom umudun ötesinde.
O olay onu ünlü yaptı.
Ben öyle olmadığını umuyorum.
Dün berbat bir kaza oldu.
O bir kazaydı, Tom.
Sadece bir kazaydı.
Onun bir kaza olduğundan emin misin?
Bir kaza geçirdim.
- İhtiyaç olursa diye, biraz para al!
- Her ihtimale karşı biraz para al.
Ben bunun bir kaza olduğunu düşünüyorum
Az önce bir kaza oldu.
- Her ihtimale karşı az daha öteye çekil.
- Ne olur ne olmaz, az daha kenara geç.
Onun bir kaza olduğunu söyledim.
Her ihtimale karşı pasaportunu yanına al.
Bunun bir kaza olduğuna eminim.
ve eğer merak ediyorsanız...
Ve bana inanın, kutulu bir kutu değiller
Yasa bu durumda uygulanmaz.
Şu kazayı ayrıntılı olarak anlatın.
Kaza o geçitte oldu.
Bu alışılmadık bir durumdur.
Belki o bir kaza geçirdi.
Her ihtimale karşı bir film çekelim.
Hiçbir şansım yoktu.
Bu olayı hiç unutmayacağım.
O belli ki bir kaza değildi.
Tom onun bir kaza olduğunu söyledi.
Satrançta şansa güvenilmez.
Bu, kazanın nasıl olduğudur.
Yağmur yağma ihtimaline karşı bir şemsiye almayı unutma.
- O bir kaza değildi.
- Bir kaza değildi.
- Yağmur ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.
- Yağmur yağması ihtimaline karşı şemsiyeni yanına al.
Seni tebrik etmek için bir şansım olmadı.
Ama lise günlerime devam ederken ikinci bir deneyim oldu.
Yağmur yağmaya başlar diye yanına bir şemsiye al.
Kaza onun dikkatsizliği sayesinde oldu.
Her ihtimale karşı yiyecek bir şey al.
Kaza gözlerimin önünde oldu.
Kaza dünden önceki gün meydana geldi.
Okulda su çiçeği ile ilgili sadece bir vaka vardı.
Bu kazadan biz sorumlu değildik.
Güvenli tarafta olmak için o, hastaneye gitti.
Bir kaza olduğunu sanmıyorum.
İş yerinde bir kaza geçirdim.
O iş yerinde bir kaza geçirdi.
Her ihtimale karşı pasaportlarını yanına al.
Yağmurun yağması ihtimaline karşı bir şemsiye almalısın.
- Tom, Mary'ye kazadan bahsetmedi.
- Tom, Mary'yle kaza hakkında konuşmadı.
Bunun bir kaza olduğunu biliyorum.
Umarım o sadece bir kazaydı.
Bunun bir kaza olduğuna eminiz.
Tom bunun bir kaza olduğunu düşünüyor.
Tom bunun bir kaza olduğundan emin.
Sanırım o kaza önlenebilirdi.
Keşke bu tür davranışların az görüldüğünü söyleyebilsem.
Alabora olma ihtimaline karşı hazırlıklı olmak için
bunun daha çok araştırmaya değer bir şey olduğunu düşündük.
Yokluğunda korkunç bir kaza oldu.
Söylemeye gerek yok, hırsızlık nadir bir olaydı.
Tom'un kazası için sorumlu hissettim.
Tom'a teşekkür etme fırsatım yoktu.