Examples of using "рубашке" in a sentence and their turkish translations:
Bu gömleğin üzerinde kan var.
Tom'un gömleğinde kan vardı
Gömleğinin eksik bir düğmesi var.
Tom bugün siyah bir gömlek giyiyor.
Tom mavi bir gömlek giyiyordu.
Gömleğinin düğmesi düşüyor.
Gömleğindeki o nedir?
Senin gömleğinde gevşek bir düğme var.
Ben hep mavi bir gömlek giyerim.
Dün beyaz bir tişört giydim.
- Tom ona aldığın yeni gömleği giyiyor mu?
- Tom ona aldığınız yeni gömleği giyiyor mu?
Çocuğun gömleğinde bir boya lekesi var.
O kravat gömleğinle iyi gider.
Gömleğinde bir sos lekesi vardı.
Kravatlar gömleğine iyi uydu.
Tom bir parmakarası terlik ve bir Hawaii gömleği giyiyordu.
Tom'un gömleğinin üzerinde kan lekeleri vardı.
Gömlek düğmen düşmek üzere.
O, ona uymayan bir erkek gömleği giyiyordu.
Bu deodorant, gömleğimin üzerinde beyaz lekeler bırakıyor.
Fiyat etiketi hâlâ Tom'un giydiği gömlekte.
Bu kravat gömleğinle çok iyi gider.
Gömleğime bir düğme diker misin?
Hey, o gömleği dün giymedin mi?
Hey, dün bu gömleği giyen kişi sen değil miydin?
- Sence bu gömleğe en çok hangi kravat yakışır?
- Sence bu gömleğe en iyi hangi kravat gider?
Tom, gömleğinin üst düğmesini açtı.
Polisin Tom'un yatağının altında bulduğu gömlekte kan lekeleri vardı.
- Tom beyaz bir gömlek giyiyordu.
- Tom'un üstünde beyaz bir gömlek vardı.
Genellikle mavi kot pantolon ve mavi bir gömlek giyerim.
Tom siyah kot ve beyaz t-shirt giyiyordu.