Examples of using "работали" in a sentence and their turkish translations:
- Biz birlikte çalıştık.
- Beraber çalıştık.
Gece gündüz. Tatillerde. Fabrikayı işe yarar hale getirmek için
Biz onlar için çalıştık.
Kadınlar evde çalıştı.
Herkes çok çalıştı.
Biz çok çalıştık.
Dün çalıştınız mı?
Kollarını sıvayarak, borca batarak çok çalıştılar.
Onlar arılar gibi çalıştılar.
Hizmetçiler karınca gibi çalıştılar.
Herkes çok sıkı çalıştı.
Biz birlikte çalışırdık.
Tüm alet edevat düzgün çalışıyordu.
- Biz onun için çalıştık.
- Onun için çalıştık.
Onlar gün boyunca çalıştılar.
Onlar da çalışmadılar.
- Biz hep birlikte çalıştık.
- Biz her zaman birlikte çalıştık.
Daha önce barmen olarak çalıştın mı hiç?
Onlar bu projede beraber çalıştılar.
Tom ve Mary birlikte çalışır.
Tom için çalışırdık.
Bu proje üzerinde çok çalışıyorduk.
Bu üzerinde çalıştığımız bir şey.
Demokratlar ve Cumhuriyetçiler birlikte çalıştı.
Tom ve Mary birlikte çalışıyorlardı.
Tom ve Mary birlikte çalıştılar.
Biz geçen yaz bir çiftlikte çalıştık.
Yerel üniversitelerle iş birlikleri yaptık
aynı zamanda 10 bin civarı işçi çalıştı
Dün çalıştınız mı?
Sen ve Tom kimin için çalıştınız?
Tom ve Mary birlikte çalışırdı.
Onlar yanını söndürmek için birlikte çalıştılar.
Biz bütün gece onun üzerinde çalıştık.
Beş kardeş çiftlikte birlikte çalıştı.
Sen sıkı çalıştın.
Onlar için çalışıyorduk.
Tom ve ben birlikte çalışırdık.
Sınıftaki bütün erkek çocukları çok çalıştı.
Dün gece saat 10:00 kadar çalıştık.
Biz geçen yaz bir çiftlikte çalıştık.
Geçen yıl nerede çalıştın?
Harika ekip çalışanları olabilirlerdi.
Şimdiye kadar çok sıkı çalıştılar.
Hiç sen ve Tom birlikte çalıştınız mı?
Bizim birlikte çalışmamızı istemiyorlar.
Onun ebeveynleri yıllardır denizde çalıştı.
Tom ve ben birlikte Boston'da çalıştık.
Tom ve ben Mary için çalışırdık.
Bu sorun üzerinde bütün hafta sonu çalışıyoruz.
Tom ve Mary asla birlikte çalışmadılar.
Hiç onunla birlikte çalıştın mı?
- Onlar bu projede beraber çalıştılar.
- Bu proje üzerinde ortaklaşa çalıştılar.
Bu insanlar birlikte çalışıyor ve yaşıyorlar.
Sıkı çalıştılar, başarısız oldular, tekrar denediler.
Birbirleriyle mükemmel bir uyum içinde çalıştılar.
Benden daha çok çalıştın.
Yeterince sıkı çalışmadın.
Frenler çalışmadı.
Bütün gece çalışıyoruz.
Onlar güneşin doğduğu zamandan güneş batıncaya kadar her gün çalıştılar.
Avustralya'da çalıştın mı?
Bu problem üzerinde çalıştığımızı bilen yoktu
Burada çalışmaya başlamadan önce nerede çalışıyordun?
Tom ve ben birlikte Boston'da çalışırdık.
Sen nerede çalıştın?
Uçuş kontrol ekiplerinden oluşan ekipler, uzay aracının yörüngesini ve
Almanya'da taksi şoförü olarak mı çalıştın?
Dün gece çalışıyor muydun?
19. yüzyılda Batılılar haftada 60 saatten fazla çalışıyordu.
Bu hafta çok çalıştın.
- Daha çok çalışmanı istiyorum.
- Daha sıkı çalışmanı istiyorum.
Çocuklarının hatırına çok çalıştılar.
Hiç onunla birlikte çalıştın mı?
Hiç onlarla birlikte çalıştın mı?
Hiç onunla birlikte çalıştın mı?
Hiç onunla birlikte çalıştın mı?
Hiç onlarla birlikte çalıştın mı?
Tom'un dün gece geç saatlere kadar çalıştığını duydum. Doğru mudur?
Sen buraya gelmeden önce nerede çalıştın?
Bütün hafta bunun üzerinde çalışıyoruz.
Benimle çalışmanı istiyorum.
Orada çalışmanı istemiyorum.
Bizimle birlikte çalışmanı istiyorum.
Onlarla birlikte çalışmanı istiyorum.
Onunla birlikte çalışmanı istiyorum.
Onunla birlikte çalışmanı istiyorum.
Eskiden burada çalıştığını bilmiyordum.
Bizim için ne kadar süre çalıştınız?
Ne kadar süre onlar için çalıştın?
- Burada çalışmanı istemiyorum.
- Burada çalışmanızı istemiyorum.
Bizim için çalıştın, değil mi?
Onlar için çalıştın, değil mi?
Onun için çalıştın, değil mi?
Hiç Tom'la çalıştın mı?
Tom için ne kadar süredir çalışmaktasın?
Tom'la çalışmanı istiyorum.