Examples of using "днём" in a sentence and their turkish translations:
Mutlu yıllar sana!
Bu öğleden sonra görüşürüz.
- Sana mutlu bir doğum günü diliyorum.
- Doğum günün kutlu olsun.
İyi ki doğdun, Muriel!
Bu öğleden sonra bir süre çalıştım.
- Doğum günün kutlu olsun, Tom!
- Mutlu yıllar, Tom.
- Doğum günün kutlu olsun Tom.
- İyi ki doğdun Tom.
Yarın öğleden sonra görüşürüz.
Yarın öğleden sonra gidelim.
Öğleden sonra boş musun?
Güneş gün boyunca parıldar.
Mutlu Kanada Günü!
İyi ki doğdun!
Hamam böcekleri gün boyunca kendilerini gizler.
Babalar Günün kutlu olsun!
Onları bu öğleden sonra aradım.
- Hava günden güne ılıyor.
- Günden güne hava ısınıyor.
Bu öğleden sonra kan bağışladım.
Onu bu öğleden sonra aradım.
O, gece gündüz çalışır.
Yıldızlar gündüzün görülemez.
Öğleden sonra kar yağabilir.
Belki öğleden sonra yağmur yağacak.
Ben günden güne yaşıyorum.
Doğum günün kutlu olsun, Tom!
Doğum günüm kutlu olsun!
Gün boyunca geceden daha sıcaktır.
Hasta bu öğleden sonra ateşli.
Doğum günün kutlu olsun, baba.
Doğum günün kutlu olsun, anne.
Doğum günün kutlu olsun, büyükanne.
Doğum günün kutlu olsun, büyükbaba.
Bu öğleden sonra geldim.
Mutlu Alman Birlik Günü!
Dün öğleden sonra yağmur yağıyordu.
Pazartesi soğuk bir gündü.
Öğleden sonra boş musun?
Çoğu kuşlar yalnızca gündüz görebilir.
- Biz gün geçtikçe yaşlanıyoruz.
- Biz günden güne yaşlanıyoruz.
Hava günden güne soğuyor.
Bu öğleden sonra iki turta pişirdim.
Her gün gittikçe güzelleşiyorsun.
Bu öğleden sonra bir sağanağa yakalandım.
Dün öğleden sonra kütüphanede miydin?
Gün boyunca uyurum ve gece çalışırım.
Son çalışma günüm pazartesiydi.
Gündüz ders çalışmayı mı yoksa gece ders çalışmayı mı tercih ediyorsun?
Ben bir gün önce onunla tanıştım.
Günden güne hava soğuyor.
Siz bu öğleden sonra boş musunuz?
Dün öğleden sonra kimi ziyaret ettin?
Bu öğleden sonra en şaşırtıcı şey oldu.
Bu öğleden sonra meşgul olacağım.
Bu öğleden sonra neredeydin?
Dün öğleden sonra bir film izledim.
Onu bu öğleden sonra sattım.
Bu öğleden sonra onlara söyleyeceğim.
Bu öğleden sonra ona söyleyeceğim.
Bu öğleden sonra ona söyleyeceğim.
Polis bu öğleden sonra Tom'u tutukladı.
13. cuma uğursuz bir gün olarak kabul edilir.
Tom bu öğleden sonra burada olacak.
Sana geç kalmış mutlu bir doğum günü diliyorum.
Yarın öğleden sonra bir iş görüşmem var.
Dün öğleden sonra bir mektup yazdım.
Tom bu öğleden sonra beni aradı.
Doğum günün kutlu olsun, Bayan Aiba!
Bu öğleden sonra nerede olacaksın?
Bu öğleden sonra katılacak önemli bir toplantım var.
Biz gündüz çalışırız ve gece dinleniriz.
Her gün gittikçe daha kötüleşiyor.
O gündüz uyur, gece çalışır.
Günden güne hava gittikçe ısınıyor.
Öğleden sonra hava nemli ve sisli oldu.
Bu öğleden sonra bisikleti yıkayacak.
Güneş gündüzün, ay ise geceleyin parlar.
Biz her gün yakınlaştık.
Günden güne hava ısınıyor.
Bu öğleden sonra Fransızca çalışacağım.
Bu öğleden sonra yüzmeye gidecek misin?
Tom dün öğleden sonra Boston'da tutuklandı.
Lavaboyu bu öğleden sonra tamir edebilirim.
Yarın öğleden sonra ne yapacaksın?
Bu öğleden sonra hayvanat bahçesine gitmek ister misin?
Bu öğleden sonra onunla birlikteydim.
Tom Mary'ye mutlu yıllar diledi.
Pazartesi yağmurlu bir gün olacak.
Daha gündüz paltosuz geziyorduk.
Şehir geceleyin güzel ama gün boyunca çirkin.