Translation of "пророка" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "пророка" in a sentence and their turkish translations:

Нет пророка в своём отечестве.

Hiç kimse kendi ülkesinde bir peygamber değildir.

Мусульмане придерживаются учения пророка Мухаммеда.

Müslümanlar Muhammed peygamberin öğretisine bağlıdır.

Книга пророка Даниила - это моя любимая книга в Танахе.

Danyal Peygamber kitabı, Tanah'ta en sevdiğim bölümdür.

А. С. Пушкин в стихотворении "Пророк" описал призвание на служение пророка Исайи.

"Peygamber" şiirindeki Aleksandr Puşkin, peygamber İşaya'nın hizmetine çağrı yapılmasını anlattı.

Что смотреть ходили вы в пустыню? Трость ли, ветром колеблемую? Что же смотреть ходили вы? Человека ли, одетого в мягкие одежды? Но одевающиеся пышно и роскошно живущие находятся при дворах царских. Что же смотреть ходили вы? пророка ли? Да, говорю вам, и больше пророка.

"Çöle ne görmeye gittiniz?” dedi. “Rüzgarda sallanan bir kamış mı? Söyleyin, ne görmeye gittiniz? Pahalı giysiler giymiş bir adam mı? Oysa şahane giysiler giyip bolluk içinde yaşayanlar kral saraylarında bulunur. Öyleyse ne görmeye gittiniz? Bir peygamber mi? Evet! Size şunu söyleyeyim, gördüğünüz kişi peygamberden de üstündür.