Examples of using "пролетел" in a sentence and their turkish translations:
Uçak Fuji Dağının üzerinden uçtu.
Uçak dağın üzerinde uçtu.
Bu ay hızla geçip gitti.
Bir asteroid cumartesi günü dünya'ya yakın geçti.
Jet binanın üzerinden uçtuğunda pencere camları zangırdadı.
O güvercin, San Francisco'dan New York'a uçtu.
Bu top ağaçların üzerinden geçip yeşilin önündeki topraklara yetecek kadar uçtu.