Examples of using "предположим" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un haklı olduğunu farz edelim.
- Farz edelim ki doğru.
- Varsayalım ki doğru.
Haklı olduğunu varsayalım.
Senin haklı olduğunu söyleyelim.
Tom'un haklı olduğunu varsayalım.
Tamam, haklı olduğunu varsayalım.
Birileri, bir yerler -- mesela Kuzey Kore --
- Diyelim ki geri geldi. Ona ne diyeceksin?
- Faraza geri geldi. Ona ne diyeceksin?
farz edelim ki mümkün bence değil ama farz edelim ki mümkün
Diyelim bin doların vardı, onunla ne yapardın?