Examples of using "познакомилась" in a sentence and their turkish translations:
gençleri Hindistan kırsalında
Onu nasıl tanıdın?
Orada erkek arkadaşımla buluştum.
Onunla bir partide buluştum.
O, onunla sadece son zamanlarda görüştü.
O, onunla 3 yıl önce tanıştı.
İl fuarında bir oğlanla tanıştı.
Miwako, ben sizin Kenny ile tanışmanızı istiyorum.
Onun onunla tanışmasını istiyorum.
Tom, Mary'nin John'la ne zaman tanıştığını bilmiyordu.
Tom, Mary'nin annesiyle tanışmasını istiyor.
Tom Mary'den ebeveynleri ile tanışmasını istedi.
Ve babanla bu şekilde tanıştım.
Tom ailesinin Mary ile tanışmasını istedi.
Tom, Mary'nin onun arkadaşlarıyla tanışmasını istiyor.
Kız kardeşim Mary ile tanışmanı istiyorum.
Onu nasıl tanıdın?
Mary Türkiye'de tatildeyken Tom'la tanıştı.
Ben az önce Tom adında bir çocukla tanıştım.
O, onunla ilk kez Boston'da bir konferansta karşılaştı.
Onu nasıl tanıdın?
Onu nasıl tanıdın?
Mary bir Amerikalıyla tanıştı ve onunla birlikte Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.
Onunla ilk tanıştığımda Tom Mary ile evliydi.
Simone George: Mark'ı ilk gördüğümde görme engelliydi.
Onunla Fransa'da tanıştım.
Onun seninle tanışmasını istiyorum
Keşke onunla tanışabilsem.
"Kim bu Tom?" "Birkaç gün önce rastladığım çekici genç bir adam."
Tom Mary'nin John'la tanışmasını istiyor.
Tom adında Kanadalı bir adamla tanıştım.
Tom'un ebeveynleriyle henüz tanışmadım.
Nasıl oldu da onu tanıdın?
Sen ve Tom nasıl tanıştınız?
Onunla ilk olarak nasıl tanıştın?
Onunla on üç yaşındayken tanıştım.
Onunla Boston'dayken tanıştım.
O onunla plajda tanıştı.
- Kocamı karşılamanı istiyorum.
- Kocamla tanışmanı istiyorum.
Nihayet tanıştığımıza sevindim.
Mary bir akşam yemeği partisinde tanıştığı bir adamla çıkmaya başladı.
Onu nasıl tanıdın?
Onu nasıl tanıdın?
Tom'la nasıl tanıştın?
Onlarla ne zaman tanıştın?
Geçen yıl Boston'da tanıştığım bir kıza aşık oldum.