Examples of using "имела" in a sentence and their turkish translations:
Kitap uluslararası bir başarıydı.
O zaman Almanya'nın güçlü bir ordusu vardı.
Benim şaka çok iyi gitti.
Ne demek istedi?
O film bir hit oldu.
Onun son oyunu büyük bir başarıydı.
Ben bir şey ima etmiyordum.
Onun konuştuğum şey hakkında hiçbir fikri yoktu.
Tek eşlilik bizim kültürümüzde her zaman yer edindi
Tom, Mary'nin aklında ne olduğunu biliyordu.
Huzursuzdum.
Fakat o başka bir şeye değiniyordu.
Hangi doktoru kastettiğini bilmiyorum.
Tom Mary'nin ne demek istediğini anlamadı.
Konferans tam bir başarı değildi.
Komediyi bıraktığımı söylerken bunu kastetmiştim.
Şehirler, insanlar, mimari gelip geçer
Yeni 'Blok II' modelinde yanmaz kablolar ve yanmaz kumaştan yapılmış boşluklar vardı
Stamford Köprüsü Muharebesi'nin istenmeyen sonuçları oldu… başka bir
Onun gerçekten ne demek istediği açık değildi.
Onlardan hiçbiri onun ne kastettiğini anlayamadı.
Sanki yemek salonunda otururken yemek salonunun devamı varmış gibi görünüyordu duvarda
Onun gerçekten ne demek istediğini anladığımda sadece dündü.
Onun onunla bir ilgisi yoktu.
Hırsızlık ne zaman gerçekleşti?
Mary'nin ona ne söylemesi gerektiği hakkında bir ipucu yoktur.
Kase mükemmel bir şekilde yuvarlaktı.
Ben onu demek istemedim.
Umurundaymış gibi görünmüyordu.
Edward, Kathy'nin gözlerinin içine baktı ve ona gerçekten dediğini kastedip kastetmediğini sordu.
- Tom'un neden bahsettiği hakkında hiçbir fikrim yoktu.
- Tom'un neyle ilgili konuştuğu hakkında hiçbir fikrim yoktu.
Onu demek istiyor olamazsın.
Ben onun hakkında konuşmuyorum.
Aslında demek istediğim bu değil.
Demek istemediğim bazı şeyler dedim.