Examples of using "дурак" in a sentence and their turkish translations:
Budala!
Sen aptal değilsin.
Ne aptal!
- Eşeğe altın semer de vursan eşek yine eşektir.
- Eşeğe altın semer vursalar eşek yine eşektir.
O, aptaldır.
Tom bir aptal.
Kendini akıllı zanneden bir aptal başka bir aptaldan daha kötüdür.
O, aptal değildir.
Ne kadar da aptalsın!
Tom cahil bir aptaldır.
Aptal değilim.
Tom aptal değil.
Tom tam bir aptal.
Bill tam bir geri zekalı.
Öp beni, seni aptal!
Benim bir aptal olduğumu düşünüyor musun?
Sen cahil bir aptalsın.
Aptal mısın yoksa nesin?
Kimle konuşuyorsun, aptal?
O tamamen bir aptal değil.
Bence o bir aptal.
Lanet olası göt deliği!
Ben ne aptalım!
Tom hiç de aptal değil.
Sana güvenmekle aptallık ettim.
Seni aptal, onu yapmak zorundaydım!
Sen benim ne tür bir aptal olduğumu düşünüyorsun?
Belki sadece bir aptalım.
- Tom'un aptal olduğunu düşünüyor musun?
- Sence Tom aptal mı?
Aptal gibi davranmayı bırakın!
O, bir aptaldan başka bir şey değildir.
- Bir aptal her zaman başkalarının aptal olduğuna inanmaktadır.
- Bir aptal her zaman başkalarının da aptal olduğuna inanır.
Aptal değilim.
Ben aptal değilim.
Erkek kardeşim bir aptaldır.
O aptal değil.
Bu cümleyi her kim çevirirse bir aptaldır.
Tom böylesine bir aptal.
Aptal değilim.
Tom o hikayeye inanırsa aptaldır.
Ona güvenecek bir aptaldım.
- Benim aptal olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben aptal mıyım?
Sen bir salak mısın?
Aptal ya da falan olduğumu düşünüyor musun?
Düşündüğümden daha büyük bir aptalsın.
Ne salağım!
Sadece aptallar fikir değiştirmez.
Ne kadar aptaldım!
- Ona ödünç para verecek kadar aptal değilim.
- Ona ödünç para vermeyecek kadar akıllıyım.
- Ona ödünç para vermeyecek kadar mantıklıyım.
O böyle bir şey inanmak için aptal olmalı.
Ona borç verecek kadar aptal değilim.
Ben korkak değilim ama ben aptal da değilim.
Çünkü sen bir geri zekalısın!
Bir tefeciden ödünç para alsaydın bir aptal olurdun.
Sen bir aptal gibi davranıyorsun.
Yıllar geçtikçe, bir aptal daha zeki olmaz, ama yaşlı bir aptal olur.
Önemsiz şeyler hakkında onunla tartışmayacak kadar akıllıyım.
Ona güvenecek kadar aptalsın.
Senin bir aptal olmadığını biliyorum.
- Sen bir aptalsın!
- Ne kadar da aptalsın!
O aptalca davrandı.
Sen bir salaksın.
Başka bir deyişle, sen bir aptalsın.
- Sen aptal mısın?
- Aptal mısın?
Onun bir aptal olduğunu düşünüyorum.
Mahallenin delisi o.
Ne kadar aptal!
Tom, gerçekten ne düşündüğünü Mary'ye söyleyecek kadar aptal değildi.
Ben onu yapmamak gerektiğini biliyorum.
- Böyle bir şeyi yapmamam gerektiğini biliyorum.
- Böyle bir şeyi yapacak kadar aptal değilim.
Neden benim salatalığımı yedin seni zavallı salak? Salatalıktan maske yapmak istediğimi biliyordun!
Olduğumu düşündüğün kadar aptal değilim.
- Sen ne salaksın!
- Sen ne aptalsın!
Sana inanacak bir geri zekalıydım.
Oraya yalnız gitmeyecek kadar akıllıdır.
Ne kadar büyük bir aptalsın?
Onlara inanacak bir geri zekalıydım.
Ona inanacak bir aptaldım.
Herkesin aptal olduğumu düşünmesini istemem.
Gerçekten ona inanacak kadar aptal olduğumu düşünüyor musun?