Translation of "выпустить" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "выпустить" in a sentence and their turkish translations:

Мне надо выпустить пар.

Deşarj olmalıyım.

Мне нужно было выпустить пар.

Biraz içimi dökmeye ihtiyacım vardı.

Он приказал им выпустить узников.

- Onlara mahkumları bırakmalarını emretti.
- Mahkumları bırakmalarını emretti.

Я попросил Тома выпустить собаку.

Tom'un köpeği dışarı bırakmasını istedim.

Мне просто нужно немного выпустить пар.

Sadece biraz stres atmaya ihtiyaç duyuyorum.

Скажите им, я не разрешу выпустить Мэри из страны.

Onlara Mary'nin ülkeden ayrılmasına izin vermeyeceğimi söyle.

- Мне нужно было выговориться.
- Мне надо было выпустить пар.

- Havalandırmam gerekiyordu.
- İçimi dökmem gerekiyordu.
- Öfkemi boşaltmam gerekiyordu.

Им пришлось бы выпустить достаточно вирусных частиц, чтобы начать инфецирование.

Bir enfeksiyon başlatmak için yeterince virüs partikülünü dışarı atmaları gerekir.

Шишки сосны Банкса, например, не открываются, чтобы выпустить семена, пока не перетерпят жару.

Jack çamı kozalakları, örneğin, büyük bir ısıya maruz kalıncaya kadar tohumlarını bırakmak için kolayca açılmazlar.