Examples of using "Реку" in a sentence and their turkish translations:
Nehri görüyor musun?
Nehrin karşısında yüzelim.
Nehri yüzerek geçmeyi başardı.
O, nehir boyunca yüzdü.
Nehre daldık.
Ben nehri karşıdan karşıya yüzebildim.
Nehrin karşı tarafına yüzmeye çalıştım.
Kaçak nehri geçti.
O, nehri yüzerek geçti.
Tom nehrin karşısına geçti.
Nehrin karşısına geçtiler.
Nehri yüzerek geçebilirim.
- Nehri yüzerek geçebildik.
- Biz nehirde yüzmeyi başardık.
Kayaları nehre fırlatmayın.
Onu nehre attım.
Nehri geçmemiz gerek.
Tom nehri bir tekne içinde geçti.
Harry nehri yüzerek geçmeyi başardı.
O, nehre düştü.
Nehri karşıdan karşıya yüzebilirim.
Tom nehri yüzerek geçebildi.
Ben nehre daldım.
O, nehir boyunca yüzdü.
Tom nehri yüzerek geçmeye çalıştı.
Beni nehrin karşısına geçir.
Tom nehre düştü.
Nehri yüzerek geçmeye çalıştı.
Tom nehri yüzerek geçmeyi başardı.
O, nehri geçti.
Bu nehir yüzmek için tehlikeli.
Tom nehri geçecek.
Nehre atladık.
Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz.
Nehri yüzerek geçebilir misin?
Sel, nehri geçmemi engelledi.
Onlar nehrin üzerine bir köprü yaptılar.
Sen bir nehri yüzerek geçtin mi hiç?
Nehri yüzerek geçmede zorluk çekmedi.
Nehirde yüzmeye gittim.
Tom nehri geçecek.
Tom yolcuları nehirden feribotla geçirdi.
Denizi ve nehri görebiliyorum.
Pencereden bir nehir görüyorum.
Kayaları nehre fırlatmayın.
Evimiz nehre bakmaktadır.
Nehri nasıl geçebilirim?
Bu yaşlı adam gerçekten nehri yüzerek geçti.
Nehri bloke eden baraj çok geniş.
Nehre dalmak istiyorum.
Her nehir üzerinde bir köprü vardı.
Nehri kayıkla geçtik.
Nehir üzerine yeni bir köprü inşa ediliyor.
Tom bıçağı nehre attı.
nehrin karşısına geçebiliyor.
Nehri yüzerek geçmemin tehlikeli olduğunu düşünüyor musun?
Tom çoğunlukla nehirde balık tutmaya gider.
Onun babası nehri yüzerek geçebiliyordu.
Dün nehirde balık tutmaya gittim.
Ben bir köpeğin nehrin karşısına yüzdüğünü gördüm.
Nehri tekne ile geçtim.
Sonunda nehri geçtim.
Balıklama nehre atladı.
Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz.
Erkek kardeşim nehri yüzerek geçmeye cesaret edemedi.
Kiso Nehrine sık sık Japonya'nın Ren'i denir.
Tom'un nehri yüzerek geçtiğini gördüm.
Tom'un yüzerek nehri geçtiğini gördüm.
Nehri bir botla geçeceğiz.
Biz Jane'in nehir boyunca yüzdüğünü gördük.
Kısmen donmuş Delaware nehrini geçtiler.
Tom nehri yüzerek geçebileceğini söylüyor.
Küçük bir tekne ile nehri geçti.
O, Rio Grande Nehrini geçti.
O nehri yüzerek geçmeyi başardı.
Nehri geçmenin bir yolu olmalı.
Sık sık o nehre balık tutmaya giderim.
- Nehri yüzerek geçmek imkânsız. Çok geniş!
- Yüzerek geçmek imkânsız. Nehir çok geniş.
Onu nehir boyunca yüzerken gördüm.
Tom bir yolunu bulup nehrin karşısına yüzerek geçmeyi başarmış.
Dün balık yakalamak için nehre gittim.
Ben sık sık nehirde balık tutmaya giderim.
Biz bir şekilde nehri yüzerek geçmeyi başardık.
Nehri geçmenin bir yolu olmalı.
asla nehri geçemedi. Mareşal'in rolü,
On iki yaşındayken nehri yüzerek geçebiliyordum.
Babam yakındaki nehirde sık sık balık tutmaya gider.
Yüzük nehre düştü ve dibe battı.
Nehir boyunca kiraz çiçeklerini görmeye gittik.
Ben nehre gittim.
Erkek kardeşimin nehri yüzerek geçmeye cesareti yoktu.
Bill boğulan çocuğu kurtarmak için nehre daldı.
Yerliler bu nehre adam yiyen nehir diyorlar ve ondan korkuyorlar.
Tom bizi botuyla nehrin karşı tarafına taşımayı önerdi.
Nehri geçmek için bir tekne ya da köprüyü kullanabilirsiniz.
O nehri yüzerek geçmek istedi ama başarısız oldu.