Examples of using "Prático" in a sentence and their turkish translations:
O çok kullanışlı.
Tom pratik.
Bu bir dizüstü bilgisayara sahip olmak pratiktir.
Tom çok pratik.
O çok kullanışlı.
Bu bir dizüstü bilgisayara sahip olmak pratiktir.
Bu bir dizüstü bilgisayara sahip olmak pratiktir.
İngilizler becerikli bir millettirler.
Tom çok pratik, değil mi?
İstasyona çok yakın yaşamak elverişlidir.
Yüksek tavanlı ve büyük odaları olan bir bina onun yerini alan renksiz ofis bloklarından daha az pratik olabilir, ama genellikle çevresi ile iyi uyum sağlar.