Examples of using "Eles" in a sentence and their turkish translations:
Onlar arayacak.
Onlar bilecek.
- Seni koruyacaklar.
- Sizi koruyacaklar.
Onlar müzakerede bulunacaklar.
Onlarla birlikte kal.
Onlar balık tutabilirler.
- Onlar birbirlerinden nefret ediyordu.
- Birbirlerinden nefret ettiler.
Onlar pusuya düşmüştü.
Onlar şaşırmıştı.
Onlar bunu buldular.
Onlar onu seviyorlar.
Onlar çok çalıştı.
Onlar istediklerine sahip.
Onların hepsini istiyorum.
Onlar birbirlerini sevdi.
Onlar seni gördü.
Onlar senden nefret ediyor.
Onlar için dua et.
Onlar sanatı seviyor.
Onlar tartıştılar.
Onlar müziği severler.
Onlar harikaydı.
Onlar haklı.
- Mutlular.
- Onlar mutlu.
- Onlar ona inanıyorlar.
- Onlar buna inanır.
- Onlar seni bulacaklar.
- Seni bulacaklar.
- Seni bulurlar.
Her biri.
Onlar kötü kokuyor.
Onlar öğrendi.
Onlar hayatta kalacak.
Onlar bağırdı.
Onlar kayboldu.
Denediler.
Onlar terledi.
Onlar durdu.
Onlar gülümsedi.
Onlar reddetti.
Onlar kaybetti.
Onlar yalan söyledi.
Onlar gitti.
Onlar güldü.
Onlar aldatırlar.
Onlar hayal kurar.
Onlar anladılar.
Onlar söz verdi.
Onlar şarkı söyler.
Onlar sigara içer.
Onlar içeriye geldiler.
Onlar ölecekler.
Onlar yardım edecekler.
Onlar dönecekler.
Onlar anlayacaklar.
- Geri geldiler.
- Onlar geri geldiler.
Onlar cevap verdiler mi?
Onlar acı çekti mi?
Onlar koştular.
onlarda kendilerine yeni yaşam alanları arıyorlar
Neler yapıyorlar, nasıl düşünüyorlar?
- Onlar unutmayacaklar.
- Onlar hatırlayacaklar.
Onlar sadece kendilerini önemsiyorlar.
Onlar yine kaybettiler.
Onlar onu bulacaklar.
Onlar gelmiyorlar.
Onu onlar inşa ettiler.
Onlar arkadaş kaldı.
- Onlar nereye gidiyorlar?
- Onlar nereye gidiyor?
Onlar elmalar yiyorlar.
Onlar her zaman tartışıyorlar.
Onlar öğleden sonra oynarlar.
- Onlar nereye gidiyorlar?
- Onlar nereye gidiyor?
Onlar ağacı kestiler.
Onlar onu satmaz.
Onlar gece çalışırlar.
Onlar nerede?
Onlar seninle tanışmak istiyor.
Onlara para ver.
Onlar çarptı.
- Onlar Tanrı'ya inanırlar.
- Onlar Allah'a inanırlar.
Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.
Onların kimsesi yok.
Onlar sana bir iş teklif etti mi?
Onlar birlikte çok oynarlar.
Onlar onu bulacaklar.
Onlar ne düşündü?
Onların hepsi hırsız.
Ben onlara sorardım.
Onlara onu söyle.
Onlar kazandı.
Onlar bir restoranda yedi.
Paraları yoktu. Bisiklet dükkanından gelen
Kaleyi geri alabileceklerini umuyorlardı.
Onlar alkolik.
Onlar öğleden sonra eğitim görürler.
Onlara katılmaya gideceğim.