Examples of using "álcool" in a sentence and their turkish translations:
- Ben alkol içmem.
- Ben alkol kullanmam.
Alkol - bir daha asla!
Alkol alıyorum.
O alkol içemez.
Alkol kokuyorsun.
Tom alkol kokuyordu.
Tom asla alkol içmez.
O asla alkolün tadına bakmadı.
Alkol onu etkiledi.
Alkol uykusuzluğa sebep olur.
Bu dükkânda likör satılmaz.
Alkolsüz içecekleriniz var mı ?
Alkol bir uyuşturucudur.
Etanol bir alkoldür.
CDC(Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri) en az %60 alkol içeren el dezenfektanlarını tavsiye ediyor.
sigara ve alkol de çok kötü evet
Alkol, karaciğere zararlıdır.
- Alkol, karaciğere zararlıdır.
- Alkol karaciğere zarar verir.
Alkolsüz bir şeyiniz var mı?
- Alkol hiçbir sorunu çözmez.
- Alkol hiçbir sorunu halletmez.
Alkol sağlık için zararlıdır.
Alkol onun hayatını devraldı.
Alkol, senin yaşamını ele geçirdi.
Bu araba alkolle çalışır.
Bu bira %5 alkol içermektedir.
İçkinin etkisi altında araba sürme.
- İslam'da alkol yasaktır.
- İçki içmek İslam'da haramdır.
Alkol Almanya'da da ucuzdur.
Enerji içeceklerini alkolle karıştırma.
Hiç bir damla alkol almadım.
Mutlu olmak için alkole ihtiyacın yok.
Alkole bazen sıvı cesaret denir.
Alkol bağımlısıdır.
Alkol bir insanın karaciğerini yok edebilir.
Onlar alkolik.
Hamilelik sırasında alkol içmek doğum kusurlarına neden olabilir.
Doktoru ona alkol içmemesini söyledi.
"Benim babam içki içmez." "Benim babam da."
Alkol onun konuşmasını etkilemeye başlıyor.
Tom çok içen kadınları sevmez.
Gençlerde alkol tüketimi arttı.
kötü alışkanlık; sokaktan edineceği sigara ve alkol değil miydi?
Elektronik bileşenler saf izopropil alkol kullanarak temizlenebilir.
Neredeyse her gün alkolsüz bira içiyor çünkü bira onun en sevdiği içecek fakat her gün alkol içmek istemiyor.
Doktor ona alkolü azaltmasını söyledi.
Bir kişinin alkol sorunlarının olduğunu ne zaman söyleyebiliriz.
Ama işe yaraması için yüksek bir alkol seviyesinde bir konstantrasyona ihtiyacınız var.
Ancak %60 alkolle bile CDC, eğer imkan varsa sabun kullanmanızı öneriyor