Examples of using "Umieć" in a sentence and their turkish translations:
Keşke yüzebilsem.
Bir yapı inşa edebilmelisiniz,
Renklerini yorumlamayı öğrenmek lazım.
Tom onu yapabilmeli.
Keşke sistemi nasıl kullanacağımı bilebilsem.
Keşke DVD'ye nasıl kayıt yapılacağını bilebilsem.
Keşke Facebook hesabımı nasıl iptal edeceğimi çözebilsem.
Keşke Lady Gaga kadar iyi şarkı söyleyebilsem.
Bu günler, nasıl araba süreceğini bilmek önemlidir.
Diğerlerini sevebilmeden önce, kendini sevebilmelisin.
- Keşke Fransızcayı biraz daha iyi konuşabilsem.
- Sadece Fransızcayı biraz daha iyi konuşabilmeyi istiyorum.
Keşke ben de Ian Anderson kadar iyi flüt çalabilsem.