Examples of using "System" in a sentence and their turkish translations:
bireyleri veya tüm etnik grupları izlemek için kullanılabilecek
Sizin yaşam destek sisteminiz
Sistemin belli eksiklikleri var.
Mevcut sisteme inançlarını kaybettiler.
Tom sistemin nasıl çalıştığını açıkladı.
Mühendis sofistike sistemi nasıl çalıştırılacağını gösterdi.
Büyük bankaların çoğunluğu bu sisteme geçiş yapıyor.
Hiçbir güvenlik sistemi güvenli değildir.
Keşke sistemi nasıl kullanacağımı bilebilsem.
Bana yeni dosyalama sistemini göster.
- Sanırım daha iyi bir sistemle gelmek zor olmazdı.
- Sanırım daha iyi bir sistemle ortaya çıkmak çok zor olmazdı.
Ekonomik gelişim karşısındaki bir numaralı düşman her zaman
Bu sistem 1840'lara kadar işe yaradı.
Almanya, 1880'lerde sosyal güvenlik sistemini benimsedi.
Kültür, günlük hayatta bizi harekete geçiren değerlerle ilgilidir. Daha iyi bir toplum inşa etmenin gereklerinden biri bu.
Dünya üzerinde 10 çeşit insan vardır: ikilik sistemi anlayanlar ve anlamayanlar.