Examples of using "Sytuacja" in a sentence and their turkish translations:
Durum kötüleşti.
Artık işler iyileşti.
Durum iyileşiyor.
Durum hızla gelişiyor.
O, tuhaf bir durumdu.
Ayrıca belli başlı avantajları var --
Durumun utandırıcı olacağını zannettik.
Çünkü mevcut durum kötü.
- Durum düşündüğümüzden daha kötüydü.
- Durum düşündüğümüzden daha kötü.
Durum onların kontrolünden çıktı.
Durumun gelişebileceğini düşünüyor musun?
Şartlar değişti.
Bir şemsiyeyi paylaşan iki erkek öğrenci ha? Bu oldukça tuhaf bir durum.
Sonra anne ikinci kez kırmızı ışıkta geçiyor,
Bu durumun moralini bozmasına izin veremezsin.
Mali durum haftadan haftaya gittikçe kötüleşiyor.
Konut durumu gelişme umudu göstermiyor.
İşlerin bu kadar kötüye gideceğine dair hiçbir fikrim yoktu.
Bunlar ekonomik ve maddi gelişmeler, ahlaki gelişmeler değil.
O ülkenin ekonomik durumu günden güne değişiyor.
Böyle bir durumun tekrar olacağının olası olmadığını düşünüyorum.