Examples of using "Robię" in a sentence and their turkish translations:
Ben acıkıyorum.
Kahve yapıyorum.
Omlet yapıyorum.
Kahvaltı hazırlıyorum.
Teorik olarak, ben matematik yapıyorum.
Ben her gün öğle yemeği yaparım.
Ne yaptığımı biliyordum.
Onu hâlâ yapıyorum.
Sabahleyin egzersiz yaparım.
Hiçbir şey yapmam.
Ben ne yapıyorum?
Geçimimi sağlamak için bu işi yapıyorum.
Kendime “ne yaptım ben? Nerede yanlış yaptım?” diyordum.
- Bunu para için yapmıyorum.
- Bunu parası için yapmıyorum.
Ben çok hata yapıyor muyum?
Ne yaptığımı bilmiyorum.
Şimdi bir şey yapmıyorum.
- Her sabah alışverişe çıkarım.
- Her sabah alışverişe giderim.
Biraz acıkmaya başladım.
Farklı bir şey yapmıyorum.
Onu her zaman yaparım.
Onu nasıl yaptığımı izle.
Artık hiçbir şey yapmıyorum.
Her Pazar sabahı onu yaparım.
Burada ne yaptığımı bilmiyorum.
Henüz ne yaptığımı bilmiyorum.
Ben çok sık hata yapmam.
Yapmak zorunda olduğum şeyi yapıyorum.
Neyi yanlış yaptığımı bulmam gerek.
Ben bunu para için yapmıyorum.
Onu evde nadiren yaparım.
Her zaman ne yaptığımı hakkında meraklıdır.
Bu sabah yaptığım ilk şey.
Artık ne yaptığımı bilmiyorum.
Ben onu o biçimde yapmam.
Ne yaparsam yapayım, daha iyisini yapabileceğimi söyledi.
Yaptığımın doğru olduğunu biliyordum.
Sadece yapılması gerekeni yapıyorum.
Bira içerdim ama artık içmiyorum.
Şimdi yaptığım şeyle ilgilenebilirsin.
İyi giderse, günde iki-üç parça yapabilirim.
Herhangi bir ilerleme yapmadığım için ders çalışmaktan zevk almıyorum.
Birçok insan bu konuda benim hissettiğim gibi aynı şekilde hissediyor.
Alışverişe gitmeden önce her zaman ihtiyaçlarımı listelerim.
- Hakkımda bilmen gereken şey öfkelendiğim zaman sessizliğe bürünmemdir.
- Benimle ilgili olarak, sinirlenince sessizliğe büründüğümü bilmelisin.